You searched for: lustgårdar (Svenska - Turkiska)

i lycksalighetens lustgårdar.
ebedi naim cennetlerinde.

[två lustgårdar] med de lummigaste träd.
bu iki cennet türlü ağaçlarla doludur.

två lustgårdar av den djupaste, yppigaste grönska.
(bu cennetler) yemyeşildirler.

av [grönskande] lustgårdar och [porlande] källor,
allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlar ise, güvenli bir yerde, bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.

förutom dessa två finns [ytterligare] två lustgårdar, -
bu iki cennetten başka iki cennet daha var.

[paradisets lustgårdar], där de skall förbli till evig tid.
dosdoğru bir kitap olarak gönderdi. ta ki kendi nezdinde inkârcılar için hazırladığı şiddetli azabı bildirerek onları uyarsın.makbul ve güzel işler yapan müminleri de ebediyyen içinde kalacakları güzel bir mükâfatla müjdelesin ve ta ki “allah evlat edindi” diyenleri uyarsın.

de gudfruktiga skall [den dagen] vila lyckliga i lustgårdar,
korunup sakınanlar; cennetler, nimetler içindedir.

de rättfärdiga skall vistas i lustgårdar [vattnade av] bäckar.
ama müttakiler ise cennetlerde, bahçelerde ve ırmak kenarındadırlar.

[men] på de gudfruktiga väntar lycksalighetens lustgårdar hos deras herre;
allah'a karşı gelmekten sakınanlara, rableri katında nimet cennetleri vardır.

de gudfruktiga [skall vistas] i lustgårdar med [porlande] källor,
(allah'ın azabından korkup rahmetine sığınan) takva sahipleri, mutlaka cennetlerde ve pınar başlarında olacaklar.

i dessa [lustgårdar] finns de bästa, de skönaste [följeslagerskor] -
onların da içinde iyi huylu, güzel hanımlar.

[en lustgård] med flödande källor
akıp duran bir pınar vardır orada,