Att försöka lära sig översätta från mänskliga översättningsexempel.
Från professionella översättare, företag, webbsidor och fritt tillgängliga översättningsdatabaser.
makedonya ve sırbistan ilişkileri kolaylaştırmak için çalışıyorlar
Македония и Сърбия работят за изглаждане на отношенията
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
— belirli faaliyetlerin ya da alanların gelişimini kolaylaştırmak,
— улесняване развитието на определени дейности или райони,
Senast uppdaterad: 2014-02-06
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
makedon hükümeti uzlaşma yoluyla adalete erişimi kolaylaştırmak istiyor
Македонското правителство се стреми да осигури по-добър достъп до правосъдие чрез арбитраж
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ashdown, başlıca amacın polisin suçla mücadelesini kolaylaştırmak olduğunu söyledi.
Основната цел е да се улесни полицията в борбата й срещу престъпността, каза Ашдаун.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 2
Kvalitet:
bu kişilerin geçiş dönemini atlatmalarını kolaylaştırmak amacıyla yeni bir eğitim programı başlatılıyor.
Нова програма за обучение ще бъде стартирана за подпомагане на техния преход.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
bilhassa, cinsel saldırıyı kolaylaştırmak amacıyla içkiye gizlice ghb eklendiğine dair endişeler doğmuştur.
По специално се породиха безпокойства по отношение на възможността за тайно прибавяне на ghb към напитки за улесняване на сексуално насилие.
Senast uppdaterad: 2014-02-06
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ab, görevi kolaylaştırmak için, çevre politikaları konusundaki eğitimlerde yerel yönetimlere yardım etmektedir.
Извън рамките на разширяването
Senast uppdaterad: 2014-02-06
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
kisiç dış cephe üzerinde yapılan çalışmaları kolaylaştırmak için binanın dışına iskele kurulduğunu da sözlerine ekliyor.
Отвън бе издигното скеле, за да се улесни реконструкцията на фасадата, добавя той.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
bay downer'dan ilerleme kaydedilmesini kolaylaştırmak için elinden geleni yapmasını istedim." dedi.
Помолих г-н Даунър да направи всичко възможно да улесни постигането на напредък”, каза Бан.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
Varning: Innehåller osynlig HTML-formatering
bu süreci kolaylaştırmak için, stoykoviç geçen ay avusturya adalet bakanı karin gastinger ile bir işbirliği anlaşması imzaladı.
За улесняване на процеса Стойкович подписа миналия месец споразумение за сътрудничество с австрийския министър на правосъдието Карин Гастингер.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 2
Kvalitet:
google developing markets, şirketin yerel ürün ve hizmetlere erişimini kolaylaştırmak amacıyla türkiye'de bir ofis açtı.
Направлението за развиващите се пазари на "google" откри представителство в tурция, за да улесни достъпа до местните продукти и услуги на компанията.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
Varning: Innehåller osynlig HTML-formatering
yüksek temsilcinin görevi, barış kararlarının sivil koşullarının uygulanması sürecine dahil olan makam ve kuruluşların çalışmalarını kolaylaştırmak ve koordine etmek.
Задачата му е да улеснява и координира дейностите на организации и агенции, занимаващи се с гражданските аспекти на мирното споразумение.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
kas temsilcisi İvana mariç, "toplantı, bh liderleri arasında diyaloğu kolaylaştırmak amacıyla düzenlenmedi." dedi.
"Срещата не бе организирана с цел улесняване на диалога между лидерите на БиХ", каза представителката на kaЩ Ивана Марич.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
Varning: Innehåller osynlig HTML-formatering
suçla mücadeleyi kolaylaştırmak için radikal yasa değişiklikleri yapılması yönünde aylardır çağrıda bulunan borissov, söz konusu raporun ilgili makamların gerekli tedbirleri almasını sağlayacağını umduğunu söylemişti.
Борисов, който от месеци призоваваше за радикални законодателни промени с цел улесняване борбата с престъпността, каза, че според него докладът ще помогне на съответните институции да вземат необходимите мерки.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
genişlemeyi kolaylaştırmak için, wto üyeliği şartı ve üyelerin ab ile kurumsallaşmış ilişkilerinin olması gereği de dahil olmak üzere cefta'nın bazı kuralları hafifletiliyor.
За да се улесни разширяването, сега се променят някои от правилата на ЦЕФТА, включително необходимостта от членство в СТО и изискванията страните членки да имат институционализирани отношения с ЕС.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
avrupa konseyi raporunda, organize suç örgütü mensuplarının faaliyetlerini kolaylaştırmak ve yeni bilgisayarlı suç biçimleri yaratmak için bilgisayara döndüklerine yer verildi. [arşiv]
Членовете на организираната престъпност започват да използват компютри, за да улеснят дейността си и да създават нови форми на компютърни престъпления, заяви Съветът на Европа. [Архив]
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ashley, birkaç yıldır arnavut organize suç örgütlerinin belirli suçları kolaylaştırmak için gambino, genovese ve luchese aileleriyle ortaklıklar kurarak abd'ye kadar ulaştığını belirtti.
През последните няколко години, каза той, албанската организирана престъпност достигна до Съединените щати, като започна сътрудничество с фамилиите Гамбино, Дженовезе и Лукезе с цел да се улеснят конкретни престъпления.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
dahası avrupa ülkeleri ab'nin geçerli mevzuatı uyarınca, hava taşıtlarının uçuşunu kolaylaştırmak ve etkinlik ve güvenliği artırmak amacıyla, ulusal hava sahalarını büyük işlevsel hava blokları halinde yeniden düzenlemekle yükümlüler.
Освен това всички европейски държави са задължени от действащото в ЕС законодателство да реорганизират въздушните си пространства в големи функционални въздушни блокове с цел да улеснят въздушните полети и да увеличат ефективността и безопасността.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
bosna-hersek ve hırvatistan'ın liderleri perşeme günü, iki ülke arasındaki ikili işbirliğini kolaylaştırmak amacıyla dokuz yıl önce kurulan devletler arası konseye artık ihtiyaç olmadığına karar verdiler.
Междудържавният съвет, основан преди девет години за улесняване на двустранното сътрудничество между Босна и Херцеговина и Хърватия, вече не е необходим, решиха лидерите на двете страни в четвъртък.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
ab dış politika sorumlusu catherine ashton ile washington'da gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında clinton, basın mensuplarına iki balkan ülkesi arasındaki uzlaşmayı kolaylaştırmak amacıyla "yaklaşık on gün içinde" bölgeye gideceğini söyledi.
В коментар по време на обща поява пред репортери с върховния представител по въпросите на външната политика на ЕС Катрин Аштън във Вашингтон Клинтън каза, че ще пътува до региона "след десетина дни" в опит да съдейства за помирението между двете балкански страни.
Senast uppdaterad: 2016-01-20
Användningsfrekvens: 1
Kvalitet:
Varning: Innehåller osynlig HTML-formatering