You searched for: çiziyor (Turkiska - Engelska)

biri sınırlar çiziyor.
one draws boundaries.

o bir resim çiziyor.
he is drawing a picture.

o, bir resim çiziyor.
she is drawing a picture.

m:nasıl bir imaj çiziyor?
m:what kind of image does it create?

karadağ, sınır kapısının ekonomik öneminin özellikle altını çiziyor.
montenegro is placing particular emphasis on the economic importance of the checkpoint.

kadınların sokakta sigara içiyor olması, kötü bir imaj çiziyor olması.
women are smoking in the street, which creates a bad image.

makedon halkı arasında yürütülen yeni bir anket kötümser bir tablo çiziyor.
a new survey of macedonians paints a bleak picture.

hibiç, birimde etnik farklılıklardan kaynaklanan hiçbir sorun yaşamadıklarının altını çiziyor.
he stresses there is no problem with ethnic differences within the unit at all.

bazı avrupa ülkelerinin gösterdikleri tepkiler, daha yapılacak çok şey olduğu gerçeğinin altını çiziyor.
i believe that the reactions of certain european countries underline the point that there is still a lot to be done.

diğer yandan ankara da reformlar konusunda yoluna devam etmekte kararlı olduğunun altını çiziyor.
ankara, meanwhile, has stressed that is determined to continue down the path of reform.

İki yönetici de artan kayak kapasitesinin, taraflar arasında daha iyi bir işbirliği sağlayacağının altını çiziyor.
both managers stress that improving ski capacity provides an opportunity for better inter-entity co-operation.

bicanin, velilerin okullardaki şiddet karşıtı eylem zincirinin çok önemli bir halkası olduğunun altını çiziyor.
she underscores that parents are a very important link in the chain of anti-violence action in schools.

bu klişeler, ekonomik serbestleştirme mantığına göre kurum kimliğinin üye ülkelerden giderek uzaklaştığı bir birlik tablosu çiziyor.
these cliches project the image of a union in which corporate identity becomes ever more detached from member countries, according to the logic of economic liberalisation.

antakya ortodoks kilisesi, incelikle işlenmiş demir kapıları ve halka açık büyük avlusuyla bu cemaatin varlığının altını çiziyor.
the orthodox church of antakya underscores the presence of this community, with its elaborate iron gates and large courtyard open to the public.

ankara Üniversitesi kadın araştırmaları merkezi'nde görevli siyasi bilimler uzmanı selma acuner daha iyimser bir tablo çiziyor.
selma acuner, a political scientist at the women's studies centre at ankara university, is more sanguine.

seçilir seçilmez sosyal demokrat partiden istifa eden cumhurbaşkanı, ulusal siyasetin, parti siyasetinden üstün tutulması gerektiğinin altını çiziyor.
he has stressed national policy over party policy, resigning from the social democrat party as soon as he was elected.

mariç ayrıca sırbistan'daki acil durum sektörünün bölgede devlet seviyesinde merkezi olarak faaliyet gösteren tek hizmet birimi olduğunun da altını çiziyor.
maric also stresses that serbia's emergency sector is the only service in the region that operates centrally, at the state level.

İvanoviç, kosova ve avrupa ile bütünleşme sürecinin iki ayrı mesele olduğunun ve sırbistan'ın, katılım umutlarından vazgeçmemesi gerektiğinin altını çiziyor.
he stresses that kosovo and european integration are two separate issues and that serbia must not give up on its hopes for accession.

ankara ise katılımı tamamen reddetmemekle birlikte, akdeniz birliğini, türkiye'nin ab üyeliği sürecinde geçirdiği 44 yıllık sürece alternatif bir çözüm olarak kabul etmeyeceklerinin altını çiziyor.
ankara, meanwhile, has not ruled out participation, but it stressed that any mediterranean union would not be an acceptable alternative to its 44-year quest to become an eu member.

bloğun dış politika sorumlusu catherine ashton'ın sözcülerinden michael mann, "ab, diyaloğa geri dönme ve altta yatan sorunları gecikmeden çözme gereğinin altını çiziyor.
"the eu underlines the need to return to the dialogue and to resolve the underlying issues without delay.