You searched for: 3 elmas (Turkiska - Engelska)

elmas
diamond

elmas ok
diamond arrow

bekir elmas
bekir elmas

hale elmas siĞirci
hale elmas siĞirci

o elmas çaldı.
he stole the diamond.

yuvarlak köşeli elmas
rounded rhombus

bu elmas gerçek mi?
is this diamond real?

bu elmas gerçek değildir.
this diamond is not real.

bu gerçek bir elmas olamaz.
this can't be a real diamond.

elmas derİ konf.san.ve tİ
elmas derİ konf.san.ve tİ

bu dibi elmas şeklinde olan bir göl.
this has a diamond-bottomed lake.

bileyci üzerinde elmas de¤irmeni
diamond wheels on a grinding machine.

bu gerçek bir elmas, değil mi?
this is a real diamond, isn't it?

bu elmas yüzük benim için çok abartılı.
this diamond ring is too extravagant for me.

elmas 1873 yılında bir çocuk tarafından keşfedildi.
the diamond was discovered by a boy in 1873.

elmas, saha yurdunda çok önemli bir yere sahiptir.
there are a number of interesting museums as well.

kate her zaman elmas yüzüğü ile gösteriş yapar.
kate always shows off her diamond ring.

annemin elmas yüzüğünü satmaktan başka seçeneği yoktu.
my mother had no choice but to part with her diamond ring.

aynı yüzde yüzde tam büyük taneli buğday elmas şeklinde.
same 100 percent whole-grain wheat in a delicious diamond shape.

karısını sevindirmek umuduyla, tom ona güzel elmas bir gerdanlık aldı.
hoping to cheer up his wife, tom bought her a beautiful pearl necklace.