You searched for: ask ben daha gönderdim (Turkiska - Engelska)

ben daha gencim.
i'm still young.

ben daha çoo k
i'm more of a

ben daha ne söyleyebilirim
what more can i say

ben daha uzun boyluyum.
i am taller.

ben daha farklı düşünüyorum.
i think otherwise.

ben daha fazla bira içemem.
i can't drink any more beer.

ben daha özgür olmak istiyorum.
i want to be more independent.

ben daha önce bu şarkıyı hiç duymadım.
i've never heard this song before.

hayat zordur, ama ben daha zorum.
life is hard, but i am harder.

ve ben daha sıkı ve daha hızlı çalıştım.
and i started working harder, faster.

Önce sen konuş, ben daha sonra konuşacağım.
you speak first; i will speak after.

ben daha çok bu tür yaratıcı uygulamalarla ilgiliyim.
i'm a little more interested in the kind of creative applications we can do with this.

ben daha önce böyle güzel bir kız hiç görmemiştim.
i had never seen such a beautiful girl before.

bu onun gibi değil, ben daha çok scotty gibiyim.
this is not like that. i'm much more like scotty.

…ben daha önce, azerbaycan’a gitmeden önce bunu görmemiştim.
...i've never seen that before going to azerbaijan.

burada kısa süre dinlenelim. bacaklarım yorgun ve ben daha fazla yürüyemiyorum.
let's take a short rest here. my legs are tired and i can't walk any more.

ama belki ben daha iyi bir şey veriyorum çünkü onlara umut veriyorum."
but maybe me, i give out something better because i give them hope."

lütfen bana bir kopya daha gönder.
please send me another copy.

ptsd riskinin doğum öncesi aktarılması fikri, hala spekülatif ancak ben daha az dokunaklı buluyorum.
the notion that the prenatal transmission of ptsd risk is adaptive is still speculative, but i find it rather poignant.

başkaları ölçülebilir sonuçlara bakarken ben daha manevi değerlerle ilgileniyorum. mesela, neşelendiriyor mu?
where others might look at measurable results, i tend to be interested in more ethereal qualities, like "does it bring joy?"