You searched for: ben bu kizi yerim ya (Turkiska - Engelska)

ben bu restroranttayım.
i am in this restaurant.

ben bu gece gelemem.
i can't come over tonight.

ben bu kadına aşığım
i fall in love with this woman

ben bu aleti seçtim.
i chose this instrument.

ben, bu gece yola çıkıyorum.
i'm setting off tonight.

ben bu akşam evde yokum.
i'm not home tonight.

ben bu adamın ceketini sevdim
i liked this man's jacket

ben bu acıya artık dayanamıyorum.
i can't stand this pain any more.

ben bu ceketi deneyebilir miyim?
can i try on this jacket?

ben bu cd çaları ücretsiz aldım.
i got this cd player for free.

ben bu bahar benim evime döndüm.
i returned to my home this spring.

yardımın olmasaydı, ben bu mağazayı çalıştıramazdım.
if it were not for your help, i could not run this store.

ben bu öğleden sonra mary'yi göreceğim.
i'm going to see mary this afternoon.

ben buyum.
it's what i am.

ben bu sisteme "üçüncü taraf" diyorum.
that system, i call the "third side."

ama ben bunun hemen olduğunu düşünmüyorum.
but i don't think that that's immediate.

Üzgünüm. ben bunun için kısmen sorumluyum.
i'm sorry. i'm partly responsible for it.

Özgürlük bir yer ya da bir fikir midir?
is freedom a place or an idea?

onlara, "benimle bu tarafa gelin," diyorum.
i'm telling them, "you come with me over this way."

yerde yatan gene "ahbap bize ıslak havlu lazım" dedi
and gene, who's lying on the floor, says, "man, we've got to soak towels." i said, "what?"