You searched for: tamam sen öyle dersen (Turkiska - Engelska)

tamam, sen kazandın.
all right, you win.

-tamam sen bir iki gün düşün.
all right, you think a day or two.

dedi ki: "tamam, sen ertelendin,"
"you are among the reprieved," (said the lord),

sen öyle bir çapkınsın.
you're such a flirt.

ama gerçekten, bu isimsizlik iş-- yani, orada sen öyle yaptın.
but seriously, this issue on anonymity is -- i mean, you made the case there.

kadın "Öyle." der.
and she says, "i am."

nasıl âyetlerimiz sana geldiğinde sen onları unuttuysan, bu gün de sen öyle unutulur, bir kenara atılırsın.”
but just as you forgot our revelations that had come to you, so, too, are you forgotten on this day."

tanrın da seninle öyle sevinecek. veren seninle evlenecek››.
for as a young man marrieth a virgin, so shall thy sons marry thee: and as the bridegroom rejoiceth over the bride, so shall thy god rejoice over thee.

sen öylesin. ben öyleyim. Şey, ben tabii ki öyleyim."
he said, "you are. i am. well obviously i am."

ey kör ferisi! sen önce bardağın ve çanağın içini temizle ki, dıştan da temiz olsunlar.
thou blind pharisee, cleanse first that which is within the cup and platter, that the outside of them may be clean also.

ve işte şunu yazıyor: "yüzüne baktım, öyle derin baktım ki kendimi gözlerinin arkasında hissettim.
and here's what he wrote: "i looked at her face, and i looked so deeply that i felt i was behind her eyes.

onlar: "rabbimiz'e andolsun, evet (öyledir)" derler.
they will say, "yes, by our lord."