You searched for: tarhana çorbası (Turkiska - Engelska)

tarhana çorbası
tarhana

tavuk çorbası
chicken soup

... çorbası koysalardı
... soup should be added.

nohut çorbası pişirdim.
i cooked chick pea soup

biz biraz tavuk çorbası yedik.
we had some chicken soup.

koyu, kremalı mantar çorbası severim.
i love thick, creamy mushroom soup.

tom bir kase deniz tarağı çorbası yedi.
tom ate a bowl of clam chowder.

o, bizim için sebze çorbası yaptı.
she cooked vegetable soup for us.

bu miso çorbası içilmeyecek kadar çok sıcak.
this miso soup is too hot to drink.

tavuk Çorbası tavuk suyuyla yapılan bir çorbadır.
*chicken broth is the liquid part of chicken soup.

köpek balığı süzgeci çorbası Çin'de çok popülerdir.
shark fin soup is very popular in china.

yerel bir spesiyal ise geleneksel bir balık çorbası olan gregada.
a local specialty is gregada, a traditional fish soup.

bu meyveler eğer domates ise zarar görenler domates çorbası oluyor,
those are the fruits, if they're tomato, that go to the tomato soup.

bu arada, diğer karakterler köpekbalığı yüzgeci çorbası hakkında konuşuyor.
meanwhile, the other characters are talking about shark fin soup.

tom'un sevdiği yemeklerden biri domates çorbası ile ızgarada pişirilmiş peynirli sandviç.
one of tom's favorite meals is a grilled cheese sandwich with tomato soup.

köpek balığı çorbası genellikle Çin'de evlenme törenlerinde ve ziyafetlerde servis edilir.
shark fin soup is commonly served at chinese weddings and banquets.

bu alfabe çorbası proteinleri işaretlendirmek için yeni bir yol -- sadece renkler ile değil, gerçek anlamıyla harflerle.
this kind of alphabet soup is a new way to mark proteins -- not only by color but literally by alphabet letters.

* khao tom - tayland usulü genellikle domuz eti, tavuk ya da karidesle pişirilen bir pirinç çorbası.
* "khao tom" - a thai style rice soup, usually with pork, chicken, fish or shrimp.

ama domates çorbası olan domatesler de var. yiyecek komitesinin ihtiyaçlarını karşıladıkları sürece, yiyeceklerin içinde her türlü madde bulunabiliyor, hiç sorun olmuyor.
but there's tomatoes that end up in a soup, and as long as they meet the requirements of the food agency, there can be all kinds of things in there, no problem.

== sunum ==saşimi, genellikle resmi bir japon öğününde ilk gelen tabaktır, anca yanında pilav ve miso çorbası ile ana tabak de olabilir.
==serving==sashimi is often the first course in a formal japanese meal, but it can also be the main course, presented with rice and miso soup in separate bowls.