You searched for: serbest (Turkiska - Esperanto)

serbest
flosi

serbest bırakmak
liberigi

seni serbest bırakacağım.
mi liberigos vin.

seçim (serbest form)
elektado (senforme)

serbest seçim yapmanızı sağlar
kreas iaforman elektaĵon

digikam için serbest döndürme eklentisiname
name

serbest çizim doğrusal olmayan çizgiler çizer
libermane desegnas nerektajn liniojn

unix ve x için serbest bir scorched earth sürümüname
libera klono de scorched earth por unikso kaj xname

bin yıl tamamlanınca Şeytan atıldığı zindandan serbest bırakılacak.
kaj kiam finigxos la mil jaroj, satano estos ellasita el sia malliberejo,

sonunda yetkililer yason ve öbürlerini kefaletle serbest bıraktılar.
kaj cxi tiuj, ricevinte garantiajxon de jason kaj la aliaj, liberigis ilin.

freedb. org ve onun gibi serbest veri bankalarına özellikle teşekkür ederiz
dankegojn al freedb. org por oferto de libera lddb- simila ld- datumbazo

- onu incele. sonra da serbest bırak. - evet, efendim.
-ekzamenu ŝin, poste liberigu ŝin.

uzayda serbest araştırma yapmayı sıradan bir iş olarak gören yeni nesiller yetişti.
aperis novaj generacioj, por kiuj libera serĉado en la profunda kosmo estas kutima afero.

İnsanlar 12 yaşında serbest araştırma yapmaz. hayır, 20 yaşında bırakmış olurlar.
12-jaraĝаj ne partoprenas en libera serĉo.

- hayır, katiyen. pekala o zaman, bu canavarı serbest bırakalım mı?
bone, do, ĉu ni ellasu tiun maliculon?

bugün rio'daki bütün siyasi mahkumlar serbest bırakıldı. onların bir çoğuyla ben uğraşmıştım.
hodiaŭ oni liberigis ĉiujn politikajn enkarcerigitojn en rio de janeiro.

% 1: seds, http: // www. seds. org [kişisel kullanım için serbest]
image/ info menu item (should be translated)

serbest bırakılan petrusla yuhanna, arkadaşlarının yanına dönerek başkâhinlerle ileri gelenlerin kendilerine söylediği her şeyi bildirdiler.
kaj liberigite, ili venis al siaj kunuloj kaj rakontis cxion, kion la cxefpastroj kaj pliagxuloj diris al ili.

tarla özgürlük yılında serbest kaldığı zaman, rabbe koşulsuz adanmış bir tarla gibi kutsal sayılacak ve kâhinlere ait olacaktır.
kaj tiu kampo, kiam gxi foriros en la jubilea jaro, estos konsekrita al la eternulo, kiel kampo prijxurita:gxi farigxos posedajxo de la pastro.

babası, ‹‹gidebilirsin›› diyerek onu iki ay serbest bıraktı. kız arkadaşlarıyla birlikte kırlara çıkıp erdenliğine ağladı.
kaj li diris:iru; kaj li forsendis sxin por du monatoj. kaj sxi iris kune kun siaj amikinoj kaj priploris sian virgecon sur la montoj.