You searched for: karınlarını (Turkiska - Japanska)

onların karınlarını kim doyuracak?
だれがその世話をする?

fahişeler orada karınlarını doyuruyor.
あなたが知っている、娼婦は良い食事を得る。

"aslında, karınlarını zor doyururlardı."
なにしろ、彼の家では、お腹いっぱい食事が できることなど、めったになかったのです。

- karınlarını kimin doyurduğunu biliyor.
民は誰のお陰で食べていけるのか理解しています

gilatlı gebe kadınların karınlarını yardılar.
主はこう言われる、「アンモンの人々の三つのとが、四つのとがのために、わたしはこれを罰してゆるさない。これは彼らがその国境を広げるために、ギレアデのはらんでいる女をひき裂いたからである。

onlar ondan yiyerek karınlarını doyuracaklar.
かれらはこれを食べて，腹はそれでいっばい。

ama bulduğumuz zaman da karınlarını doyurmamız gerekecek.
だが見つけたときに 与える食料も必要だ

kurtlar veya ayılar öldürdükleri yerde karınlarını doyurmaz.
狼や熊は殺した場所では食べない。

buradaki insanlar çok açtı, fare yiyerek karınlarını doyurdular.
英国以外の誰かが、名づけたか？

kızılıderililer hamile kadınlarının karınlarını yılan derisiyle örterdi.
チェロキー族は妊婦の腹を ヘビの皮で包む

buradaki adamları silahlandırıp karınlarını doyurmaya gücümüz zor yetiyor.
武装した若者で かろうじて、維持してます - 食料も

(cehennemdekiler) ondan yerler ve karınlarını ondan doldururlar.
かれらはこれを食べて，腹はそれでいっばい。

artık gerçekten, ondan yiyecekler böylelikle karınlarını ondan dolduracaklar.
かれらはこれを食べて，腹はそれでいっばい。

yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler karınlarını ateşle doldurmuş olurlar ve cehennemi boylayacaklar.
不当に孤児の財産を食い減らす者は，本当に腹の中に火を食らう者。かれらはやがて烈火に焼かれるであろう。

yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, muhakkak ki karınlarını ateşle doldurmuş olurlar ve cehennemi boylarlar.
不当に孤児の財産を食い減らす者は，本当に腹の中に火を食らう者。かれらはやがて烈火に焼かれるであろう。

o sırada menahem, tirsa kentinden başlayarak, tifsah kentine ve çevresinde yaşayan herkese saldırdı. Çünkü kentin kapısını kendisine açmamışlardı. herkesi öldürüp gebe kadınların karınlarını bile yardı.
その時メナヘムはテルザから進んでいって、タップアと、そのうちにいるすべての者、およびその領域を撃った。すなわち彼らが彼のために開かなかったので、これを撃って、そのうちの妊娠の女をことごとく引き裂いた。

gümüşlerini sokağa atacaklar. altınları kirli sayılacak. rabbin öfkesini boşalttığı gün onları ne altınları, ne gümüşleri kurtarabilir. bunlarla ne açlıklarını giderebilir, ne karınlarını doyurabilirler. altın ve gümüş onları suça sürükledi.
彼らはその銀をちまたに捨て、その金はあくたのようになる。主の怒りの日には金銀も彼らを救うことはできない。それらは彼らの飢えを満足させることができない、またその腹を満たすことができない。それは彼らの不義のつまずきであったからだ。

"bu hayvanların karınlarında olan yavrular yalnız erkeklerimize mahsus olup, eşlerimize yasaktır. Ölü doğacak olursa hepsi ona ortak olurlar" dediler.
またかれらは言う。「この家畜の胎内にあるものは，わたしたち男の専用であり，わたしたちの女には禁じられる。だが死産の場合は，誰でも皆それにあずかれる。」かれは，かれらの虚構に対しやがて報われる。本当にかれは英明にして全知であられる。