You searched for: ağırlıklarını (Turkiska - Serbiska)

bütün tartı ağırlıklarını o belirler.
merila i potezi pravi od gospoda su, i sve kamenje u tobocu njegovo je delo.

migrondan geçip ağırlıklarını mikmasta bıraktılar.
dodje u ajat, prodje u migron, u mihmasu rasprti prtljag svoj.

muhalefet partileri de konuya ağırlıklarını koydular.
opozicione stranke iskoristile su to pitanje.

diplomatik misyonları isyancıların saldırılarına uğrayan ülkelerden yetkililer de ağırlıklarını koydular.
zvaničnici zemalja čije su se diplomatske misije našle na meti izgrednika takođe su iznele svoje mišljenje.

'muhalefet baskısı' olarak görülmese bile, ağırlıklarını koydukları kesin."
ako to nije smatrano „pritiskom opozicije“, sigurno je igralo neku ulogu“, izjavio je za setimes predsednik evropskog pokreta u crnoj gori momčilo radulović.

bilim ve teknoloji: nobel ödülü sahipleri bulgar hemşireleriyle ilgili davaya ağırlıklarını koydular
nauka i tehnologija: dobitnici nobelove nagrade ocenjuju slučaj bugarskih medicinskih sestara

uluslararası yetkililer ve diplomatlar hemen ağırlıklarını koyarak, kötü idare iddialarının asılsız olduğunu söylediler.
međunarodni zvaničnici i diplomate brzo su izneli svoje mišljenje, odbacujući tvrdnje o lošem upravljanju kao neosnovane.

buhur dolu on şekel ağırlığında altın bir tabak;
jedna kadionica zlatna od deset sikala, puna kada;