Şunu aradınız:: discrediting;discrediting (İngilizce - Türkçe)

he added that continuing the investigation would result in discrediting and eliminating a competent head of a crucial security institution, which would threaten security and stability.
başkan, soruşturmaya devam edilmesinin hayati önem taşıyan bir güvenlik kurumunun kabiliyetli bir başkanının itibar kaybetmesine ve uzaklaştırılmasına neden olacağını, bunun da güvenlik ve istikrarı tehdit edici boyut taşıdığını da sözlerine ekledi.

the dpa said an increasing number of eu nations believe that "russia and ukraine are discrediting themselves as reliable energy sources."
dpa, artan sayıda ab ülkesinin "rusya ve ukrayna'nın güvenilir enerji kaynakları olarak itibarlarını sarstıklarına" inandığını söyledi.

"there is a worry that investigations of the conspiracy against the government are targeted at discrediting and silencing the army," he told setimes.
vural setimes'a verdiği demeçte, "hükümete karşı komplo iddialarıyla ilgili soruşturmaların, ordunun itibarını zedeleme ve onu susturma amaçlı olduğu yönünde kaygılar var." dedi.

"they spread hate and mistrust towards those who think otherwise, all supposedly in the name of islam, discrediting the faith and its teachings in eyes of a greatest number of people," the message continued in part.
mesaj, "bunlar, aksi yönde düşünenlere karşı sözde İslam adına nefret ve güvensizlik yayarak, çok büyük sayıda insanın gözünde inancın ve onun öğretilerinin itibarını düşürüyor." şeklinde devam ediyor.