Şunu aradınız:: fenced (İngilizce - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

English

Turkish

Bilgi

English

fenced

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

İngilizce

Türkçe

Bilgi

İngilizce

and upon every high tower, and upon every fenced wall,

Türkçe

yerle bir edecek;

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and he took the fenced cities which pertained to judah, and came to jerusalem.

Türkçe

Şişak yahudanın surlu kentlerini ele geçirerek yeruşalime kadar geldi.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and he set judges in the land throughout all the fenced cities of judah, city by city,

Türkçe

Ülkeye, yahudanın bütün surlu kentlerine yargıçlar atadı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

a day of the trumpet and alarm against the fenced cities, and against the high towers.

Türkçe

savaş naralarının atıldığı gündür.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

varosha has been under turkish military administration and fenced off since turkish troops invaded cyprus in 1974.

Türkçe

varoşa, 1974 yılında düzenlenen kıbrıs barış harekatından bu yana türk askeri yönetimi altında ve çitlerle çevrili durumda bulunuyor.

Son Güncelleme: 2012-04-07
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

they shall not fight against you, not even together, except in fenced townships or from behind walls.

Türkçe

onlar müstahkem şehirlerde veya siperler arkasında bulunmaksızın sizinle toplu halde savaşamazlar.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

the turkish side suggests transfer of the fenced area of varosha to greek control in exchange for removal of economic sanctions against northern cyprus.

Türkçe

türk tarafı kuzey kıbrıs'a uygulanmakta olan ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında, maraş bölgesini rum denetimine bırakmayı önerdi.

Son Güncelleme: 2012-04-07
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

but the man that shall touch them must be fenced with iron and the staff of a spear; and they shall be utterly burned with fire in the same place.

Türkçe

dikenler oldukları yerde bütünüyle yakılacak.››

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and he built fenced cities in judah: for the land had rest, and he had no war in those years; because the lord had given him rest.

Türkçe

Ülke barış içinde olduğu için asa yahudadaki bazı kentleri surlarla çevirdi. o yıllarda kimse ona karşı savaş açmadı. Çünkü rab ona esenlik vermişti.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and it came to pass, when joshua and the children of israel had made an end of slaying them with a very great slaughter, till they were consumed, that the rest which remained of them entered into fenced cities.

Türkçe

yeşu ve İsrailliler düşmanı çok ağır bir yenilgiye uğratıp tamamını yok ettiler. kurtulabilenler surlu kentlere sığındı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

there are several pathways built to move around the early observatory and a "room" naturally fenced off at the observatory's very peak where the aim is located.

Türkçe

erken dönem gözlemevinin etrafında dolaşmak için çok sayıda patika ve gözlemevinin, nişanın yer aldığı en tepe noktasında doğal çitle çevrilmiş bir oda bulunuyor.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

also he built beth-horon the upper, and beth-horon the nether, fenced cities, with walls, gates, and bars;

Türkçe

yukarı ve aşağı beythoronu yeniden kurup çevrelerini surlarla, sürgülü kapılarla sağlamlaştırdı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

here in sarilar, a small town populated by a sizeable orthodox christian community, about 1,000 syrians are living in tents behind a large fenced-off area on the edge of town, identifiable by the turkish red crescent banner hanging outside.

Türkçe

büyükçe bir ortodoks hıristiyan toplumunun yaşadığı bu yerde, sarılar'da yaklaşık 1.000 suriyeli, kasabanın kenarında çitle çevrilmiş ve dışarıdaki türk kızılayı bayrağıyla ayırt edilebilen bir alanın arkasında çadırlarda yaşıyor.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,739,368,719 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam