Şunu aradınız:: tim (İngilizce - Türkçe)

tim pinball
bomba tenis

* engles, tim (ed.
* engles, tim (ed.

* harris, tim (2006).
james (İngiltere)* ii.

photographer: tim wagner
fotoğraf: tim wagner

i can't find tim.
tim'i bulamıyorum.

(c) 2006 tim beaulen
(c) 2006 tim beaulen

i call the computer tim.
ben bilgisayara tim diyorum.

*harding, tim (may 2001).
* harding, tim (mayıs 2001).

tim brown on creativity and play
tim brown yaraticilik ve oyun hakkinda

*harding, tim (april 2001).
* harding, tim (nisan 2001).

tim berners-lee on the next web
tim berners-lee: bir sonraki ağ Üzerine

consider lewis’ example of tim.
lewis’in tim örneğini düşünün.

*tim thompson about the pistol star
*tim thompson about the pistol star

tim brown urges designers to think big
tim brown tasarimcilari buyuk dusunmeye tesvik ediyor

this was led by ross powell and tim naish.
bu keşif seferi, ross powell ve tim naish liderliğindeydi.

tim ferriss: smash fear, learn anything
tim ferriss: korkuyu ez, herşeyi öğren

so, my friend gene flew over with his son, tim.
derken arkadaşım gene oğlu tim ile birlikte geldi.

i can't find tim. has he gone already?
tim'i bulamıyorum, o önceden gitti mi?

the only problem for tim is that his grandfather died years ago.
tim’in tek sorunu büyükbabasının yıllar önce ölmüş olmasıdır.

i went with my friend tim mcgonigal, who sat on my left.
tim mcgonigal isimli arkadaşımla gitmiştik, benim solumda oturuyordu.