Şunu aradınız:: sorpresa (İspanyolca - Türkçe)

sorpresa
sürpriz

¡qué sorpresa!
ne sürpriz!

final sorpresa
supriz bitiş

es una sorpresa.
bu bir sürpriz.

quiero darle una sorpresa.
ona sürpriz yapmak istiyorum.

y esto es una sorpresa muy grande.
bu gerçekten büyük bir sürpriz.

para mi sorpresa, ella hablaba muy bien inglés.
benim için sürpriz oldu, o çok iyi İngilizce konuştu.

para mi sorpresa, se casó con una actriz guapísima.
benim için sürpriz oldu, o çok güzel bir aktrisle evlendi.

cuando llegué a casa me esperaba una pequeña sorpresa.
eve vardığım zaman beni küçük bir sürpriz bekliyordu.

para nuestra sorpresa, tom vino con mary a nuestra fiesta.
bize sürpriz oldu, tom mary ile partimize geldi.

lo que es una sorpresa es lo bien que se ha implementado el live view.
Şaşırtıcı olan şey live view özelliğinin başarılı entegrasyonu.

el hecho de que kodak soporte la tarjeta secure digital no debería ser una sorpresa.
kodak'ın bu modelinde secure digital bellek kartı kullanıyor olması hiç şaşırtıcı değil.

no debe ser una sorpresa; la canon eos 500d te ofrecerá sin duda una experiencia fotográfica interesante.
canon eos 500d kameranın kullanıcıya olumlu bir çekim deneyimi kazandıracağını söylemek bir sürpriz olmayacaktır.

nos encontramos con la sorpresa de que habíamos recolectado una gran cantidad de información privada sensible de nuestros usuarios.
sarsıcı bulgulardan biri, kullanıcılarımızdan, muazzam miktarda hassas kişisel bilgiler toplamış olduğumuzdu.

las amplias opciones de ajuste manual o automático ofrecidas por una cámara de la gama powershot a son siempre una sorpresa.
powershot a-serisinden bir kameranın gelişmiş manüel ve otomatik ayar seçenekleri sunuyor olması her zaman için bir sürpriz oluşturuyor.

por ello, fue una agradable sorpresa ver su velocidad, con lo que rápidas instantáneas son posibles con cámara como la gh1.
bu nedenle, gh1 gibi fotoğraf makineleriyle hızlı çekimler yapıldığına tanık olmak ve tatmin edici bir çekim hızına ulaşıldığını görmek bizim açımızdan bir sürpriz oldu.

cayeron de sorpresa los sabeos y se los llevaron. y a los criados mataron a filo de espada. sólo yo escapé para darte la noticia
sabalılar baskın yaptı, hepsini alıp götürdü. uşakları kılıçtan geçirdiler. yalnız ben kaçıp kurtuldum sana durumu bildirmek için.››

nos encontramos con la sorpresa de que hab�amos recolectado una gran cantidad de informaci�n privada sensible de nuestros usuarios.
sarsıcı bulgulardan biri, kullanıcılarımızdan, muazzam miktarda hassas kişisel bilgiler toplamış olduğumuzdu.

el lanzamiento de la canon eos 50d fue una sorpresa para muchos de nosotros, y también lo fue el anuncio de que no se consideraba el modelo como una sucesora de la 40d.
bu modelin eos 40d'nin devamı niteliğinde algılanmaması gerektiği yönündeki açıklama da aynı derecede şaşırtıcıydı.

la cámara digital fujifilm finepix z2 será una grata sorpresa para todos aquellos quienes han optado de manera deliberada por el diseño como el factor más importante, lo que es más se asombrarán con el contenido de esta cámara.
fujifilm finepix dijital fotoğraf makinesi tasarıma özel bir önem veren kullanıcıları şaşırtacak derecede özellikler sergiliyor.