Şunu aradınız:: proporcionalne (Boşnakça - Türkçe)

moje noge nisu koščate... proporcionalne su.
bacaklarım sıska falan değil, orantılı.

očekujemo stvaranje tsunamija veličine proporcionalne magnitudi potresa.
devasa tsunamilerin oluşacağını düşünüyoruz. depremlerin büyüklüğüyle doğru orantılı olacak.

još uvijek ima 120 mjesta, na osnovu proporcionalne zastupljenosti.
meclis hâlâ nisbî temsile dayalı 120 sandalyeden oluşuyor.

kad god bilo, šanse da ću ja otići su proporcionalne seksipilnosti djeveruša.
ne zaman olursa olsun benim gelmem nedimelerin seksiliğine bağlı. peki ya davetli değilsen...

on je jedan od tih ljudi koji misli da su godine u tome, direktno proporcionalne sa njegovom pamecu.
adam, yaşı ilerledikçe daha akıllı olduğunu düşünen tipte bir insan.

dodaje se da bi makedonija trebala primjenjivati kazne proporcionalne težini krivičnog djela i dostatne za odvraćanje budućih prekršilaca.
belgede, makedonya'nın suçun ağırlığıyla orantılı ve gelecekte de failleri caydırıcı nitelikte olacak cezalar yürürlüğe koyması yönünde çağrıda bulunuluyor.

one također kažu da će se novim regionalnim sistemom proporcionalne zastupljenosti uveliko smanjiti broj njihovih mjesta na općim izborima naredne godine.
partiler, nisbi temsile dayanan yeni bölgesel sistemin gelecek yıl yapılacak genel seçimlerde sandalye sayılarını önemli ölçüde azaltacağı görüşündeler.

novi sistem proporcionalne zastupljenosti ih navodi na to, pošto je prema njemu izborni prag za mjesta u parlamentu za stranke 3%, a za koalicije 5%.
yeni nisbi temsil sistemi, parlamentoya girme barajını partiler için %3, koalisyonlar içinse %5 olarak belirlediği için onları böyle yapmaya kışkırtıyor.