Şunu aradınız:: berliku (Endonezce - Türkçe)

dia berliku kami.
Öylesine söylemişti.

jalan yang berliku.
burası tam bir labirent.

penuh berliku-liku.
dönemeçlerle dolu bir yer.

~** yang panjang dan berliku... **~
uzun ve dolambaçlı...

jalan pencarianku memang berliku
yolum değişken...

ayahku dan aku punya hubungan berliku.
babamla ilişkimiz karışıktır.

ini lebih berliku-liku dari yang kamu kira.
sandığınızdan çok daha kıvrımlıdır.

"jalan berliku yang dilewati para bintang."
"geçmiş yıldızlar'ın dönen yolları."

kasus ini melalui jalan berliku melalui pengadilan.
dava mahkemeden mahkemeye geçiyor.

kau dan aku memiliki hubungan yang berliku. / tidak.
- bizim çok karışık bir ilişkimiz var. - hayır.

melayani kebenaran di istana seperti jalan yang berliku.
sarayda gerçeğe hizmet etmek düzgün olmayan bir yol.

jalan yang tinggi dan rendah. panjang dan berliku. kesepian.
ana yol ve tali yol uzun ve dolambaçlı, yapayalnız asil, herkese açık olan ve özel.

tapi semakin dekat aku ke bisnis yang sah, makin berliku jalannya.
ama ben yükseldikçe, eriştiğim yerler daha kötü çıktı.

pikiran berliku-liku seperti angin yang gelisah dalam sebuah surat
siyahların mahallelerine girilmesine karşı grev yapın!

berada di dalam sebuah gua berliku yang paling hebat yang pernah dibuat.
İnsanoğlunun simdiye dek tasarlayabildiği en hileli labirentin ortasında duruyor.

"apinya menjalar dengan cepat "melalui jalan sempit nan berliku,
alevler, dar ve bükümlü sokaklarda hızla yayıldı.

dia menjagaku tetap di luar sampai aku tak bisa melihatnya lagi dan menyuruhku membajak dengan berliku.
ayakta duramayana kadar burada tutup bana tarla sürdürürdü.

"harus menempuh perjalanan yang berliku, berputar-putar menghindari peperangan..."
göçmen kafileleri ıstırap içinde, dolambaçlı yollardan ilerliyorlardı.

ada bentuk daun yang berliku, yang berarti sebuah perjalanan, tapi ada yang merusaknya, artinya ada yang tertinggal.
burada yolculuğu işaret eden kıvrık bir yaprak var ama kırık bir yaprak tarafından engellendiği için olduğu yerde kalınacağı anlamı var.

junior dari rossi pada usia 8 tahun mengasah kemampuannya di jalan berliku yang sama dengan yang dilalui sang juara dunia pada masa remajanya.
rossi'nin sekiz senelik junior döneminde onunla aynı yollarda yeteneğini geliştirdi. daha genç yaşında, dünya şampiyonluğuna odaklanmıştı.