Şunu aradınız:: connaissait (Fransızca - Türkçe)

mais jésus ne se fiait point à eux, parce qu`il les connaissait tous,
ama İsa bütün insanların yüreğini bildiği için onlara güvenmiyordu.

il n`a plus paru en israël de prophète semblable à moïse, que l`Éternel connaissait face à face.
o günden bu yana İsrailde musa gibi rabbin yüz yüze görüştüğü bir peygamber çıkmadı.

car il connaissait celui qui le livrait; c`est pourquoi il dit: vous n`êtes pas tous purs.
İsa, kendisine kimin ihanet edeceğini biliyordu. bu nedenle, ‹‹hepiniz temiz değilsiniz›› demişti.

samuel ne connaissait pas encore l`Éternel, et la parole de l`Éternel ne lui avait pas encore été révélée.
samuel rabbi daha tanımıyordu; rabbin sözü henüz ona açıklanmamıştı.

comme jésus connaissait leurs pensées, il leur dit: tout royaume divisé contre lui-même est dévasté, et une maison s`écroule sur une autre.
onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: ‹‹kendi içinde bölünen ülke yıkılır, kendi içinde bölünen ev çöker.

comme jésus connaissait leurs pensées, il leur dit: tout royaume divisé contre lui-même est dévasté, et toute ville ou maison divisée contre elle-même ne peut subsister.
onların ne düşündüğünü bilen İsa şöyle dedi: ‹‹kendi içinde bölünen ülke yıkılır. kendi içinde bölünen kent ya da ev ayakta kalamaz.