Şunu aradınız:: zastupljenost (Hırvatça - Türkçe)

turske žene bore se za bolju zastupljenost u parlamentu
türk kadını mecliste daha iyi temsil edilmek için mücadele veriyor

je li republika srpska prekršila pravo na jednaku zastupljenost?
sırp cumhuriyeti eşit temsil hakkını ihlal etti mi?

etničke manjine uživaju znatno bolju zastupljenost u državnim službama.
ve etnik azınlıklar kamu hizmetlerinde çok daha iyi şekilde temsil ediliyorlar.

cilj novog zakona jest osigurati dobru zastupljenost domaćih proizvoda u trgovinama.
yeni bir yasa, yerli ürünlerin mağazalarda iyi sunulmasını sağlamayı amaçlıyor.

novi savez želi promicati socijalnu i gospodarsku integraciju i snažniju zastupljenost u ep.
yeni ittifak, sosyal ve ekonomik bütünleşmeni yanı sıra ap'de daha güçlü bir temsili destekleyecek.

"ne sviđa im se ideja da kurdi imaju političku zastupljenost u parlamentu.
cengiz, "kürtlerin parlamentoda siyasi temsiliyeti olması fikrini sevmiyorlar.

iako je to skroman tim, ovo će biti najveća zastupljenost albanije na olimpijskim igrama do sada.
mütevazı bir takım olsa da, bu arnavutluk'un olimpiyatlardaki en büyük temsil edilişi.

ukratko, taj problem odnosi se na zastupljenost i također na uspostavu romskog građanskog pokreta.
kısaca, sorun temsiliyetle ve aynı zamanda da gerçek bir roman sivil hareketinin oluşturulmasıyla ilgili.

aktivisti za prava žena imaju različita mišljenja oko toga tko je odgovoran za slabu zastupljenost žena u politici.
kadın hakları eylemcileri, kadınların siyasette yeterli düzeyde temsil edilmemesinin nedenlerine ilişkin farklı görüşlere sahip.

istovremeno će se nastavljati implementacija ustavnih i pravnih odredbi vezanih uz zastupljenost pripadnika manjinskih zajednica na sudovima.
etnik topluluk mensuplarının mahkemelerde temsili ile ilgili anayasal ve hukuki şartların uygulanması ile ilgili çalışmalar da sürdürülecek.

"to znači da političke stranke i dalje nisu pretvorile jednakost spolova i zastupljenost u kulturu ophođenja.
"demek ki siyasi partiler, cinsiyet eşitliği ve eşit temsil ilkelerini henüz kültürel bir davranış olarak özümseyememiş.

bsp će imati najveću zastupljenost u zemlji, jer je osvojio 1.942 od ukupno 5.200 zastupničkih mjesta.
toplam 5.200 adet belediye meclisi sandalyesinin 1.942'sini kazanan bsp, ülkedeki en yüksek temsil gücünü elde etti.

kao primjer naveli su mali ustupak kojeg je vlada dala mađarskoj kompaniji, dopuštajući joj veću zastupljenost u upravnom i nadzornom odboru kompanije ina.
ayrıca, macar firmasına tanınan ve firmanın ina yönetim ve denetleme kurullarında daha fazla sayıda temsil edilmesini sağlayan küçük bir imtiyaza da dikkat cekildi.

aktivisti su godinama tražili ustavne promjene, kazavši kako su potrebne jače formulacije kako bi se osigurala jednaka zastupljenost žena i muškaraca u političkom životu.
hak savunucuları, kadınlar ve erkeklerin siyaset yaşamında eşit temsil edilmesini sağlamak için daha güçlü bir dile gerek duyulduğunu ileri sürerek yıllardır anayasa değişiklikleri talep ediyorlardı.

prošlog tjedna, predsjednik vijeća sedam naroda u vojvodini uputio je hitan poziv na izmjene izbornog zakona kojima bi se manjinama omogućila zastupljenost u skupštini srbije.
geçtiğimiz hafta voyvodina'daki yedi ulus konseyi, seçim yasasında ulusal azınlıkların sırp parlamentosunda temsiline olanak sağlayacak değişiklikler yapılması için acil bir çağrı yayınladı.

iako obećavaju poštovati jednakost spolova i zastupljenost u politici, političke stranke u albaniji zanemarile su pozive na uključivanje žena kandidata u lokalne izbore 8. svibnja.
arnavutluk'ta cinsiyet eşitliği ve eşit siyasi temsil ilkelerine uygun hareket etme sözü veren siyasi partiler, 8 mayıs'taki yerel seçimlerde aday listelerine kadın adaylarınd a dahil edilmesine yönelik çağrılara kulak asmadı.

iz tog razloga, cesi je sastavio popis "zida srama" svih stranaka koje nisu ponudile dovoljnu političku zastupljenost žena na svojim listama kandidata.
bu nedenle cesi, aday listelerinde kadınlara yeterli siyasi temsil sunmayan partileri listeleyen bir "utanç duvarı" oluşturdu.

zakoni za zaštitu ljudskih prava i potrebnu zastupljenost manjina, kao i za borbu protiv diskriminacije u makedoniji još uvijek su u izradi. [getty images]
İnsan hakları ve yeterli azınlık temsilini koruma ve ayrımcılıkla mücadele amaçlı yasalar makedonya'da hala oluşturulma safhasında. [getty images]

okončanje sveopćeg preustroja, imajući u vidu prekobrojno ljudstvo i veću zastupljenost članova etničkih zajednica, očekuje se koncem 2007. godine", kazao je gjurovski.
gereğinden fazla insan gücü ve etnik toplum üyelerinin daha fazla temsil edilmesi de gözönünde tutularak genel dönüşümün 2007 sonuna kadar tamamlanması bekleniyor," şeklinde konuştu.

"nismo iznevjerili bilo čiji entički interes. ravnopravna etnička zastupljenost, na temelju popisa iz 1991. godine, zajamčena je entitetskim i državnim ustavom."
sda sözcüsü erdal selmanoviç setimes'a, "Çıkmazı sona erdiren ve nüfus sayımını mümkün hale getiren bir uzlaşma başlattık." diyerek şöyle devam etti: "hiçbir etnik çıkara ihanet etmiş değiliz. 1991 nüfus sayımına dayanan eşit etnik temsiliyet, hem taraf hem devlet anayasalarında güvence altına alındı."