Şunu aradınız:: büyükbabasının (Türkçe - İngilizce)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

Turkish

English

Bilgi

Turkish

büyükbabasının

English

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

Türkçe

İngilizce

Bilgi

Türkçe

büyükbabasının halüsinasyonları vardı.

İngilizce

his grandfather had these hallucinations.

Son Güncelleme: 2015-10-13
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

büyükbabasının adını almış olmalı.

İngilizce

he must have been named after his grandfather.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

broz, büyükbabasının başarılarını gururla anıyor.

İngilizce

broz proudly recalls his grandfather's achievements.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

büyükbabasının doksanın üzerinde olduğunu söyledi.

İngilizce

he told me that his grandfather is over ninety.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

tom sadece büyükbabasının soluk bir fotoğrafına sahip.

İngilizce

tom only has one faded photograph of grandfather.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

tim’in tek sorunu büyükbabasının yıllar önce ölmüş olmasıdır.

İngilizce

the only problem for tim is that his grandfather died years ago.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.

İngilizce

after the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

tom, mary'nin onun büyükbabasının altın saatini çaldığından oldukça emindi.

İngilizce

tom was reasonably certain that mary had stolen his grandfather's gold watch.

Son Güncelleme: 2014-02-01
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

haberlerde uka'nın büyükbabasının mitrovica yakınlarındaki zabar köyünden olduğu ileri sürülüyor.

İngilizce

uka has family connections to kosovo -- reports say that uka's grandfather was from the village of zhabar, near mitrovica.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

büyükbabasının sokaklarda yaptığı çalışmalar daha sonra ernst mach’ın teorik çalışmalarını etkiledi.

İngilizce

his activities in that field later influenced the theoretical work of ernst mach.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

büyükbabasının mirasını kıyasıya savunan josip-joska broz, genç neslin bayrağı devralacağını umuyor.

İngilizce

josip-joska broz fiercely defends his grandfather's legacy and hopes a younger generation will take up the mantle.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

babası ve büyükbabasının eczanesini sürdüren bir eczacı olan pia koukouvinou, anlaşmadan önce sigortayı beklemeye gücünün yetmediğini söyledi.

İngilizce

pia koukouvinou, a pharmacist whose father and grandfather ran the business, said she couldn't afford to wait for insurance before the settlement.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

film, aralarında yönetmenin büyükbabasının da yer aldığı 13 boşnak sivilin sırp milis güçleri tarafından vurularak öldürüldüğü 1992 mayıs'ına bakıyor.

İngilizce

the movie looks back at events in may 1992, when 13 bosniak civilians -- including the director's grandfather -- were shot dead by the serb military.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Türkçe

büyükbabam için

İngilizce

for grandfather

Son Güncelleme: 2017-02-14
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

Daha iyi çeviri için
7,740,131,616 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam