Şunu aradınız:: uygun değil (Türkçe - İngilizce)

uygun değil
does not conform

uygun değil.
it's not pertinent.

bu uygun değil.
this is inappropriate.

uygun değil(fail)
(fail)

uygun uygun değil
conforms does not conform

İzinler uygun değil.
a policy was not met.

endüstrimiz de uygun değil.
we don't have the industry set right.

o, iş için uygun değil.
he is not up to the task.

kaynak yapılmaya uygun değil
parts not suitable for welding

bu neredeyse hiç uygun değil.
that's hardly likely.

uygun / uygun değil conforms/
conforms/does not conform conforms/

sonuç ( uygun/uygun değil )
result (conforms/does not conform)

her "haber" basılmaya uygun değil
not all "news" is fit to print

ses: uygun değil. hayır. hayır.
not appropriate. no. no.

identification (hplc) uygun / uygun değil
identification (hplc) conforms/does not conform

ama çocuk uygun değil çocuk İtalyan
the kid who is italian is not appropriate.

bu gemi okyanus yolculuğu için uygun değil.
this ship is not fit for an ocean voyage.

o, bir öğretmen olmak için uygun değil.
he is unfit to be a teacher.

uygun deĞİl
does not conform

bu gösterişli elbise benim için uygun değil.
this showy dress isn't appropriate for me.