Şunu aradınız:: Çıngıraklı yılan (Türkçe - İspanyolca)

Çıngıraklı yılan
crótalo

yılan
serpentes

yılan taşı
serpentina

sarmal yılan
serpiente enrollada

3x3x3, yılan
3x3x3, serpiente

yılan ve kariye
mina de oro veg

yılan benzeri bir oyunname
snake racename

yılan, ‹‹kesinlikle ölmezsiniz›› dedi,
entonces la serpiente dijo a la mujer: --ciertamente no moriréis

asasını attı, iri bir yılan oluverdi.
tiró su vara y se convirtió en auténtica serpiente.

duvarda gedik açanı yılan sokar.
el que cava un hoyo caerá en él, y al que rompa el cerco le morderá una serpiente

ya da balık isterse yılan verir?
¿o al que le pide pescado, le dará una serpiente

değneğini atınca apaçık bir yılan oluverdi.
moisés tiró su vara y he aquí que ésta se convirtió en una auténtica serpiente.

Çaçabalığı, kum yılan balığı (endüstriyel balıklar)
anchoa, anguila de arena (pescados industriales)

bırakınca, değnek hemen, koşan bir yılan oluverdi.
la tiró y he aquí que se convirtió en una serpiente que reptaba.

bunun üzerine musa değneğini attı, besbelli bir yılan oluverdi.
moisés tiró su vara y he aquí que ésta se convirtió en una auténtica serpiente.

musa, sopasını yere attı, derken sopa apaşikar kocaman bir yılan oldu.
tiró su vara y se convirtió en auténtica serpiente.

bıraktı onu, bir de baktı ki bir yılan olmuş, koşup durmada.
la tiró y he aquí que se convirtió en una serpiente que reptaba.

o da onu attı. bir de ne görsün, bir yılan olmuş o, koşuyor...
la tiró y he aquí que se convirtió en una serpiente que reptaba.

musa da onu bıraktı, bir de ne görsün! o bir yılan olmuş koşuyor.
la tiró y he aquí que se convirtió en una serpiente que reptaba.

(musa) attı, bir de ne görsün o, koşan kocaman bir yılan!
la tiró y he aquí que se convirtió en una serpiente que reptaba.