Şunu aradınız:: armağanların (Türkçe - İtalyanca)

gönlünü alamazsın armağanların çokluğuyla.
non vorrà accettare alcun compenso, rifiuterà ogni dono, anche se grande

İsrail halkının kâhine sunduğu kutsal armağanların bağış kısımları kâhinin olacak.
ogni tributo su tutte le cose consacrate che gli israeliti offriranno, è del sacerdote, apparterrà a lui

Şelomitle kardeşleri boy başlarının, kral davutun binbaşılarının, yüzbaşılarının ve öbür ordu komutanlarının verdiği armağanların saklandığı hazinelerden sorumluydular.
questo selomìt con i fratelli era addetto ai tesori delle cose consacrate, che il re davide, i capi dei casati, i capi di migliaia e di centinaia e i capi dell'esercit

komşuları gönülden verdikleri armağanların yanısıra, altın, gümüş kaplar, mal, hayvan ve değerli armağanlarla onları desteklediler.
tutti i loro vicini li aiutarono validamente con oggetti d'argento e d'oro, con beni e bestiame e con oggetti preziosi, e inoltre quello che ciascuno offrì volontariamente

bunlar rabbin kutlamanızı istediği Şabat günlerinin, rabbe sunduğunuz armağanların, bütün dilek adaklarının ve gönülden verilen sunuların dışındadır.-
oltre i vostri doni, oltre tutti i vostri voti e tutte le offerte volontarie che presenterete al signore

ruh aracılığıyla kendisine açıklanan bütün tasarıları verdi: rabbin tapınağının avlularıyla çevredeki bütün odaların, tanrının tapınağının hazinelerinin, adanmış armağanların konulacağı yerlerin ölçülerini verdi.
inoltre la descrizione di quanto aveva in animo riguardo ai cortili del tempio, a tutte le stanze laterali, ai tesori del tempio e ai tesori delle cose consacrate

"hamd, allah'a aittir ki, o, bana ihtiyarlığa rağmen İsmail'i ve İshak'ı armağan etti.
lode ad allah che, nonostante la vecchiaia, mi ha dato ismaele ed isacco.