Şunu aradınız:: hem belki ayaz coktan unutmestur beni (Türkçe - Endonezce)

hem belki değişiklik...
jadi, mungkin ada yang berubah..

hem belki de haklıdır.
selain itu, mungkin dia benar.

hem belki biraz uyursunuz.
jadi mungkin kalian harus istirahat?

hem, belki de sana benziyordur.
paling2 dia seperti kamu.

- hem belki de, biz biraz...
- lagipula, mungkin kami terlalu...

hem belki birkaç vajina görürüz.
dan paling lihat-lihat vagina.

hem belki arkadaşları da görürüm; ayıları.
dan mungkin, aku akan bertemu dengan teman kita si beruang.

hem belki ben trane da senin yardımına gelir.
mungkin kau bisa panggil ben trane menyelamatkanmu lagi.

gayet sağlıklı görünüyorsun, hem belki cehennem de yoktur.
kau tampak begitu sehat. mungkin tak ada yang namanya neraka.

hem belki makineyi kullanmamız için broyles'tan da izin çıkar bakarsın.
apakah kau akan mengecek?

hem belki de yapamazdım. - yani james bond'un... - fitz sus.
dan, kau tahu, mungkin aku tak bisa melakukan seperti james bond... / fitz, hentikan.

- aldık ama... hem belki biraz yalnız kalırsam ufaktan yazmaya da başlayabilirim.
dan mungkin jika ditinggal sendirian, aku bisa menyelesaikan sedikit tulisan.

otele geri dönelim, ben de birkaç yeri ararım hem belki doug geri dönmüştür, odasında uyuyordur.
mari kembali ke hotel aku akan menelpon orang... mungkin doug sudah kembali di sana. mungkin dia tidur.

merlotte'in yanına yaklaşmana izin vermeyeceğin. sen de benimle gelirsin. hem belki şu şeytani kız yerine daha güzel bir kızla tanışırsın.
aku tidak akan mengijinkanmu ke bar merlotte. / kamu bisa pergi denganku, mungkin bisa bertemu gadis menyenangkan ketimbang pelacur setan itu.