Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
sabah
reggel
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 2
Kalite:
sabah erken
kora reggel
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabah & sarawak
sabah és sarawak
Son Güncelleme: 2011-10-23
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor
sabah duam sana varıyor.
megtudhatják-é a sötétségben a te csodáidat, és igazságodat a feledékenység földén?
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabah biten ot misali:
ragadod õket; [olyanokká] lesznek, [mint az] álom; mint a fû, a mely reggel sarjad;
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
ertesi sabah rab bana seslendi:
És lõn az Úr beszéde én hozzám reggel, mondván:
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
İsa sabah erkenden kente dönerken acıkmıştı.
reggel pedig, a városba visszajövet, megéhezék.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabah erkenden adamlar eşekleriyle yolcu edildi.
reggel virradatkor, elbocsáttatának azok az emberek, szamaraikkal együtt.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
her sabah sana duamı sunar, umutla beklerim.
Ügyelj az én kiáltásom szavára, én királyom és én istenem; mert én hozzád imádkozom!
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
eğitilenler gibi dinleyeyim diye kulağımı uyandırır her sabah.
az Úr isten bölcs nyelvet adott én nékem, hogy tudjam erõsítni a megfáradtat beszéddel, fölserkenti minden reggel, fölserkenti fülemet, hogy hallgassak, miként a tanítványok.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Önderlerin sabah şölen veriyorsa, vay sana, ey ülke!
vígasságnak okáért szereznek lakodalmat, és a bor vídámítja meg az élõket: és a pénz szerzi meg mindezeket.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
İsrailliler sabah kalkıp givanın karşısında ordugah kurdular.
felkeltek azért az izráel fiai reggel, és táborba szállottak gibea elõtt.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabah yusuf yanlarına gittiğinde, onları tedirgin gördü.
És beméne hozzájok józsef reggel, látá, hogy ímé bánkódnak vala.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabaha kadar bitirmelisiniz. artakalan olursa, sabah ateşte yakacaksınız.
És ne hagyjatok belõle reggelre, vagy a mi megmarad belõle reggelre, tûzzel égessétek meg.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
her sabah sunacağınız günlük yakmalık sunuya ek olarak bunları da sunacaksınız.
a reggeli egészen égõáldozaton kívül, (a mely szüntelen való égõáldozat) készítsétek el ezeket.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
İbrahim sabah erkenden kalkıp önceki gün rabbin huzurunda durduğu yere gitti.
Ábrahám pedig reggel arra a helyre indúla, a hol az Úr színe elõtt állott vala.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
akşam bıldırcınlar geldi, ordugahı sardı. sabah ordugahın çevresini çiy kaplamıştı.
És lõn, hogy estve fürjek jövének fel és ellepék a tábort, reggel pedig harmatszállás lõn a tábor körûl.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
eti tanrınız rabbin seçeceği yerde pişirip yiyeceksiniz. sabah dönüp çadırlarınıza gideceksiniz.
azon a helyen süsd és edd is meg, a melyet kiválaszt az Úr, a te istened; reggel pedig fordulj vissza és menj haza a te hajlékodba.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
kadınlar haftanın ilk günü, sabah çok erkenden, hazırlamış oldukları baharatı alıp mezara gittiler.
hétnek elsõ [napján] pedig kora reggel a sírhoz menének, vivén az elkészített fûszerszámokat, és némely [más asszonyok is] velök.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
sabah olunca bütün başkâhinlerle halkın ileri gelenleri, İsayı ölüm cezasına çarptırmak konusunda anlaştılar.
mikor pedig reggel lõn, tanácsot tartának mind a fõpapok és a nép vénei jézus ellen, hogy õt megöljék.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite: