İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.
Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.
saul peygamberlikte bulunduktan sonra tapınma yerine çıktı.
a přestav prorokovati, přišel na horu.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Çocuğun babası zekeriya, kutsal ruhla dolarak şu peygamberlikte bulundu:
zachariáš pak otec jeho naplněn jest duchem svatým, a prorokoval řka:
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
herkesin öğrenmesi ve cesaret bulması için hepiniz teker teker peygamberlikte bulunabilirsiniz.
nebo můžete všickni, jeden po druhém, prorokovati, aby se všickni učili a všickni se potěšovali.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
peygamberlikte bulunansa insanların ruhça gelişmesi, cesaret ve teselli bulması için insanlara seslenir.
kdož pak prorokuje, lidem mluví vzdělání, i napomínání, i potěšení.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
bilmediği dilde konuşan kendi kendini geliştirir; ama peygamberlikte bulunan, inanlılar topluluğunu geliştirir.
kdož mluví cizím jazykem, sám sebe vzdělává, ale kdož prorokuje, tenť církev vzdělává.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
o sırada peygamber hagay ile İddo oğlu peygamber zekeriya, yahuda ve yeruşalimdeki yahudilere İsrail tanrısının adıyla peygamberlikte bulundular.
toho času prorokoval aggeus prorok a zachariáš syn iddo, proroci, Židům, kteříž byli v judstvu a v jeruzalémě, ve jménu boha izraelského mluvíce k nim.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
hepinizin dillerle konuşmasını isterim, ama peygamberlikte bulunmanızı yeğlerim. diller inanlılar topluluğunun gelişmesi için çevrilmedikçe peygamberlikte bulunan, dillerle konuşandan üstündür.
chtělť bych pak, abyste všickni jazyky rozličnými mluvili, ale však raději, abyste prorokovali. nebo větší jest ten, jenž prorokuje, nežli ten, kdož jazyky cizími mluví, leč by také to, což mluví, vykládal, aby se vzdělávala církev.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
asafın oğullarından: zakkur, yusuf, netanya, aşarela. bunlar kralın buyruğu uyarınca peygamberlikte bulunan asafın yönetimi altındaydılar.
z synů azafových: zakur, jozef, netaniáš a asarela, synové azafovi, pod spravou azafavou byli, kterýž prorokoval k rozkazu královu.
Son Güncelleme: 2012-05-05
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
"eğer peygamberlik davanda doğru kimselerdensen, bize melekleri getirmeliydin."
pročpak k nám nepřivedeš anděly, pravdu mluvíš-li?"
Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:
Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor