Şunu aradınız:: sormaya (Türkçe - İngilizce)

bence sormaya değer.
i think it's worth asking.

tom'a sormaya gideceğim.
i'll go ask tom.

Öğretmenine soru sormaya çekinme.
don't hesitate to ask your teacher a question.

o, sorular sormaya utanır.
he is ashamed to ask questions.

sana bazı sorular sormaya geldim.
i've come to ask you some questions.

niçin tom'a sormaya gitmiyorsun?
why don't you go ask tom?

hepimiz bu soruları sormaya başlayabiliriz.
well we can begin to ask those questions also.

onu tom'a sormaya cesaretin yok mu?
don't you dare ask tom that.

lütfen istediğin zaman soru sormaya çekinme.
please feel free to ask a question at any time.

sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
i had scarcely entered the class before the students started asking questions.

& tekrar sorma
& do not ask again