Şunu aradınız:: kıldığını (Türkçe - İtalyanca)

"benden üstün kıldığını görüyor musun?
e disse ancora: “che? questo è l'essere che hai onorato più di me?

"rabbimin beni bağışladığını ve ağırlananlardan kıldığını."
come mi ha perdonato il mio signore e mi ha posto tra coloro che sono onorati!”.

allah’ın zelil kıldığını aziz edecek kuvvet yoktur.
contro molti [altri] si realizzerà il castigo.

böylelikle allah'ın haram kıldığını helal kılmış oluyorlar.
così facendo, profanano quello che allah ha reso sacro.

"rabbimin beni bağışladığını ve beni ikrama mazhar olanlardan kıldığını!"
come mi ha perdonato il mio signore e mi ha posto tra coloro che sono onorati!”.

"ad halkından sonra sizi varisler kıldığını hatırlayın. sizi yeryüzüne yerleştirdi.
e ricordatevi di quando, dopo gli ‘Âd, vi costituì loro successori e vi stabilì sulla terra: costruiste castelli nelle pianure e scavaste case nelle montagne.

"rabbimin beni bağışladığını ve beni kendilerine ikram edilen kullarından kıldığını."
come mi ha perdonato il mio signore e mi ha posto tra coloro che sono onorati!”.

efendisi rabbin yusufla birlikte olduğunu, yaptığı her işte onu başarılı kıldığını gördü.
il suo padrone si accorse che il signore era con lui e che quanto egli intraprendeva il signore faceva riuscire nelle sue mani

(yine İblis) dedi ki: "Şu benden üstün kıldığını gördün mü?
e disse ancora: “che? questo è l'essere che hai onorato più di me?

nuh'un halkından sonra sizi varisler yaptığını ve yaratılışta sizi onlardan güçlü kıldığını hatırlayın.
ricordatevi di quando vi designò successori del popolo di noè e accrebbe la vostra prestanza nel mondo.

ey peygamber, sırf eşlerini memnun etmek amacıyla, allah'ın sana helal (yasal) kıldığını kendine yasaklıyorsun.
o profeta, perché, cercando di compiacere le tue spose, ti interdici quello che allah ti ha permesso ?

(allah'ın) nuh kavminden sonra sizi halifeler kıldığını ve sizin yaratılışta gelişiminizi arttırdığını (veya üstün kıldığını) hatırlayın.
ricordatevi di quando vi designò successori del popolo di noè e accrebbe la vostra prestanza nel mondo.

"benden üstün kıldığın şu kişiyi görüyor musun?
e disse ancora: “che? questo è l'essere che hai onorato più di me?