Şunu aradınız:: establisheth (İngilizce - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

English

Turkish

Bilgi

English

establisheth

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

İngilizce

Türkçe

Bilgi

İngilizce

then allah establisheth his revelations.

Türkçe

sonra allah, kendi ayetlerini (lafız ve mana bakımından) sağlam olarak yerleştirir.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

then allah establisheth his revelations. allah is knower, wise;

Türkçe

allah, 'alim(bilen)dir, hakim (sağlamlaştıran)dır.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

but allah abolisheth that which satan proposeth. then allah establisheth his revelations.

Türkçe

allah şeytanın attığı şeyleri ortadan kaldırır ve sonra allah ayetlerini sağlamlaştırır.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

allah effaceth what he will, and establisheth (what he will), and with him is the source of ordinance.

Türkçe

allah dilediğini imha eder, dilediğini de yerinde bırakır. ana kitap o'nun katındadır.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

then these men assembled unto the king, and said unto the king, know, o king, that the law of the medes and persians is, that no decree nor statute which the king establisheth may be changed.

Türkçe

o zaman adamlar toplu halde krala gidip, ‹‹ey kral, medlerle perslerin yasası uyarınca, kralın koyduğu yasanın ya da yasağın değiştirilemeyeceğini bilmelisin›› dediler.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

now, if allah willed, he would seal thine heart. and allah abolisheth falsehood and establisheth truth by his words; verily he is the knower of that which is in the breasts.

Türkçe

allah dilerse senin kalbini mühürler, batılı da yok eder, hakkı sözleriyle gerçekleştirir. doğrusu o, kalplerde olanı bilendir.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

virtue is not in this that ye turn your faces toward the east and west, but virtue is of him who believeth in allah and the last day and the angels and the book and the prophets: and giveth of his substance, for love of him unto kindred and orphans and the needy and the wayfarer and the beggars and for redeeming necks, and establisheth prayer and giveth the poor-rate and is of the performers of their covenant when they have covenanted; and is of the patient in adversity and affliction and in time or violence these are they who are proven true, and these they are god-fearing.

Türkçe

ama iyilik, allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır.

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
8,038,913,360 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam