Şunu aradınız:: forget the past but never forget the lesson (İngilizce - Türkçe)

tom could never forget the terror of war.
tom savaş terörünü asla unutamadı.

i prefer to forget the past.
geçmişi unutmayı tercih ederim.

i will never forget the day when i first met him.
onunla ilk karşılaştığım günü asla unutmayacağım.

we will never forget the day the typhoon ruined the crops.
tayfunun ekinleri harap ettiği günü asla unutmayacağım.

so i thought, forget the rock opera, forget the bombast, my usual tricks.
dolayısıyla ben de her zamanki uğraşlarım olan rock operayı ve gösterişi boşver diye düşündüm.

forget the '60s. we can change the world.
60ları unutun. dünyayı değiştirebiliriz.

don't forget the receipt.
fişini unutma.

and that -- forget the tools, forget the moving around of resources -- that stuff's easy.
ve şu var ki, araçları boşverin, kaynaklar etrafında dolanmayı boşverin, bu kolay olanı

i ´ ll never forget the day it really hit me that i was truly living my dream .
hayalimi gerçekten yaşadığım günü asla unutmayacağım.

do not forget the generosity between each other.
aranızda birbirinize iyilik etmeyi unutmayın.

i can't forget the day when i met him.
onunla tanıştığım günü unutamam.

people remember the hits; they forget the misses.
İnsanlar doğru tutanları hatırlar, tutmayanları da unutur.

"do n't forget the destruction you've witnessed after the conflict.
feith, "İhtilaftan sonra tanık olduğunuz yıkımı unutmayın.

satan has dominated them and has made them forget the guidance of god.
Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine allah'ı anmayı unutturdu.

we never forget the importance of after-sales services and strive to protect trust fact from our first customer to last one.
satış sonrası servislerinin önemini asla unutmayıp, ilk müşteriden son müşteriye kadar firmanın güven olgusunu korumak.

bih presidency member sulejman tihic said that while everyone in bih is always urged to look to the future, in this case people have to look at the past and never forget what happened here.
bosna hersek cumhurbaşkanlık konseyi üyesi süleyman tihiç, bosna hersek'teki herkesin her zaman geleceğe bakması gerekirken, bu durumda, insanların geçmişe bakmaya ve burada olanları asla unutmamaya mecbur olduğunu söyledi.

and i'll never forget the day i was called in by a member of top management and told to stop associating with any known or suspected environmentalists.
ve üst düzey bir yöneticinin beni çağırıp, çevreci veya çevreci olma ihtimali olan her tür insanla ilişkimi kesmemi söylediği günü asla unutmayacağım.

surely men love what hastes away and forget the grievous day (ahead).
bunlar şu geçici (dünya hayatını) seviyorlar ve önlerindeki ağır bir günü ise önemsemiyorlar.

she didn't forget the yemenis stranded abroad, now reportedly 10,000:
yurtdışında kalan 10.000 kadar olduğu öne sürülen yemenliyi unutmadı:

"the party forgets the principles of social democracy.
eski sdp üyesi senad pecanac setimes'a şunları söyledi: "parti, sosyal demokrasinin ilkelerini unutuyor.