Şunu aradınız:: prominence (İngilizce - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

English

Turkish

Bilgi

English

prominence

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

İngilizce

Türkçe

Bilgi

İngilizce

do you build futile a sign on every prominence?

Türkçe

"her tepenin üzerine bir işaret (bir yapı) yerleştirip oyalanıyor musunuz?"

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

greater prominence will be given to territorial cooperation programmes.

Türkçe

Öğleden sonra inform üyeleri, üç paralel atölye çalışması sırasında iletişime ilişkin seçilen hususları inceleme ve tartışma fırsatı bulmuştur.

Son Güncelleme: 2014-02-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

what, do you build on every prominence a sign, sporting,

Türkçe

"her tepenin üzerine bir işaret (bir yapı) yerleştirip oyalanıyor musunuz?"

Son Güncelleme: 2014-07-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Uyarı: Görünmez HTML biçimlendirmesi içeriyor

İngilizce

is there anything you remember? or something come to prominence?

Türkçe

buradan hatırladığınız ön plana çıkan ne var

Son Güncelleme: 2018-11-21
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

kaloyan mahlyanov of bulgaria has achieved prominence in japan as sumo wrestler kotooshu katsunori.

Türkçe

bulgar kaloyan mahlyanov, sumo güreşçisi kotooshu katsunori olarak japonya'da ün kazandı.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

he came to prominence through his tenures as the mayor of dalian and then the governor of liaoning.

Türkçe

dalian belediye başkanı ve daha sonra liaoning valisi olarak görev yaptığı görev süreleri ile öne çıktı.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

greeks often feel their country's prominence in the region does not translate into diplomatic clout.

Türkçe

yunanlılar, genellikle ülkelerinin bölgedeki öneminin kendilerine yeterli düzeyde diplomatik nüfuz sağlamadığı görüşünde.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

a product of the middlesbrough youth academy, he came to prominence after making his debut aged 17 in a uefa cup game.

Türkçe

middlesbrough gençlik akademisinin bir ürünü, ilk maçına 17 yaşında sporting cp ile oynanan uefa kupası maçında çıkmıştır.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

concord grew in prominence throughout the 18th century, and some of its earliest houses survive at the northern end of main street.

Türkçe

concord 18. yüzyıl içinde gelişti ve günümüzde şehrin main street sokağının kuzeyinde bulunan eski evler bu yüzyıldan kalmıştır.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

the topic of sex trafficking focused the international spotlight on montenegro, as has the prominence of both the plaintiff and defendant in this case.

Türkçe

fuhuş başlığı, gerek davcı gerekse davalının ünü nedeniyle uluslararası kamuoyunun dikkatini karadağ üzerinde topladı.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

bhabha gained international prominence after deriving a correct expression for the probability of scattering positrons by electrons, a process now known as bhabha scattering.

Türkçe

bhabha, pozitronların elektronlar tarafından saçılım olasılığına makul biraçıklama getirdikten sonra ( bhabba saçılması olarak bilinir) uluslararası bir ün kazandı.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

green came to initial prominence as a member of the southern hip hop group goodie mob and later as part of the soul duo gnarls barkley, with record producer danger mouse.

Türkçe

southern hip hop grubu goodie mob ile şöhrete kavuşan cee lo, sonraları solo kariyerine yöneldi ve aynı zamanda dj danger mouse ile birlikte gnarls barkley grubunu kurdu.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

at the 1987 general election another regional party, lega lombarda, based in lombardy, gained national prominence when its leader umberto bossi was elected to the senate.

Türkçe

diğer bir bölgesel parti olan lombard ligi (lega lombarda), lideri umberto bossi'nin senato'ya seçilmesiyle ulusal çapta önem kazandı.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

breast prominence can result from enlargement of glandular breast tissue, chest adipose tissue (fat) and skin, and is typically a combination.

Türkçe

mikst (karışık) durumda ise hem bir meme dokusu artışı vardır, hem de yağ dokusunda artış bulunmaktadır.genellikle mixt tip karşımıza çıkmaktadır.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

at the same time, demonstrations in the civil rights movement and opposition to the vietnam war all grew in prominence, frequency, and severity throughout the 1960s, as did their confrontations with police forces.

Türkçe

aynı zamanda sivil haklar ile feminist hareketleri tarafından düzenlenen ve vietnam savaşı'na karşı yapılan gösteriler, 1960'lar boyunca önem, sıklık, şiddet ve polis kuvvetleri ile yaşanan çatışmalar sayısı bakımından artıyordu.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

==early activities==by 1903 the synagogue was well established on rivington street, and, due to its capacity and prominence, was often the site of significant or mass meetings.

Türkçe

== İlk aktiviteler ==1903 yılında rivington street'te kurulan sinagog, gerek kapasitesi gerekse şöhreti nedeniyle genelde önemli veya kalabalık toplantılara ev sahipliği yaptı.

Son Güncelleme: 2016-03-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

established in the hellenistic age, it achieved prominence in the 2nd century under the rule of the roman emperor hadrianus. for over 15 centuries, it enjoyed the reputation of an excellent healing centre, with spring waters in the therapeutic 45 to 55 centigrade range.

Türkçe

helenistik Çağda kurulan kent 2'nci yüzyılda roma İmparatoru hadrianus'un hükümdarlığı sırasında ün kazandı. 15 yüzyıldan beri de kent, 45-55 santigrad derece aralığındaki şifalı kaplıcalarıyla mükemmel bir sağlık merkezi olarak tanınıyor.

Son Güncelleme: 2016-01-20
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Alpaycanta

İngilizce

studies on biofilm related infections are gaining prominence owing to their involvement in most clinical infections and seriously threatening global public health. a biofilm is a natural form of bacterial growth ubiquitous in ecological niches, considered to be a generic survival mechanism adopted by both pathogenic and non pathogenic microorganisms and entailing heterogeneous cell development within the matrix. in the ecological niche, quorum sensing is a communication channel that is crucial t

Türkçe

biyofilm ile ilişkili enfeksiyonlarla ilgili çalışmalar, çoğu klinik enfeksiyona dahil olmaları ve küresel halk sağlığını ciddi şekilde tehdit etmeleri nedeniyle önem kazanmaktadır. bir biyofilm, ekolojik nişlerde her yerde bulunan, hem patojenik hem de patojenik olmayan mikroorganizmalar tarafından benimsenen ve matris içinde heterojen hücre gelişimini gerektiren jenerik bir hayatta kalma mekanizması olarak kabul edilen doğal bir bakteri büyümesi şeklidir. ekolojik nişte, çekirdek algılama, çok önemli olan bir iletişim kanalıdır.

Son Güncelleme: 2023-04-03
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Referans: Anonim

Daha iyi çeviri için
8,027,285,320 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam