Şunu aradınız:: stedfastly (İngilizce - Türkçe)

Bilgisayar çevirisi

İnsan çevirisi örneklerinden çeviri yapmayı öğrenmeye çalışıyor.

English

Turkish

Bilgi

English

stedfastly

Turkish

 

Kimden: Makine Çevirisi
Daha iyi bir çeviri öner
Kalite:

İnsan katkıları

Profesyonel çevirmenler, işletmeler, web sayfaları ve erişimin serbest olduğu çeviri havuzlarından.

Çeviri ekle

İngilizce

Türkçe

Bilgi

İngilizce

when she saw that she was stedfastly minded to go with her, then she left speaking unto her.

Türkçe

naomi, rutun kendisiyle gitmeye kesin kararlı olduğunu görünce üstelemekten vazgeçti.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and he settled his countenance stedfastly, until he was ashamed: and the man of god wept.

Türkçe

tanrı adamı, hazaeli utandırıncaya kadar dik dik yüzüne baktı. ardından ağlamaya başladı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and all that sat in the council, looking stedfastly on him, saw his face as it had been the face of an angel.

Türkçe

kurul'da oturanların hepsi, İstefanos'a baktıklarında yüzünün bir melek yüzüne benzediğini gördüler.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and it came to pass, when the time was come that he should be received up, he stedfastly set his face to go to jerusalem,

Türkçe

göğe alınacağı gün yaklaşınca İsa, kararlı adımlarla yeruşalime doğru yola çıktı.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and they continued stedfastly in the apostles' doctrine and fellowship, and in breaking of bread, and in prayers.

Türkçe

bunlar kendilerini elçilerin öğretisine, paydaşlığa, ekmek bölmeye ve duaya adadılar.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

and not as moses, which put a vail over his face, that the children of israel could not stedfastly look to the end of that which is abolished:

Türkçe

yüzündeki parlaklığın giderek söndüğünü İsrailoğulları görmesin diye yüzünü peçeyle örten musa gibi değiliz.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

but he, being full of the holy ghost, looked up stedfastly into heaven, and saw the glory of god, and jesus standing on the right hand of god,

Türkçe

kutsal ruhla dolu olan İstefanos ise, gözlerini göğe dikip tanrının görkemini ve tanrının sağında duran İsayı gördü.

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

İngilizce

but if the ministration of death, written and engraven in stones, was glorious, so that the children of israel could not stedfastly behold the face of moses for the glory of his countenance; which glory was to be done away:

Türkçe

Ölümle sonuçlanan hizmet, yani taş üzerine harf harf kazılan yasa yücelik içinde geldiyse -öyle ki, İsrailoğulları geçici olan parlaklığından ötürü musanın yüzüne bakamadılar- ruha dayalı hizmetin yücelik içinde olacağı daha kesin değil mi?

Son Güncelleme: 2012-05-06
Kullanım Sıklığı: 1
Kalite:

Daha iyi çeviri için
7,788,488,097 insan katkısından yararlanın

Kullanıcılar yardım istiyor:



Deneyiminizi iyileştirmek için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi ziyaret etmeye devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi edinin. Tamam