来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
kötü ruhlar onu görünce ayaklarına kapanıyor, ‹‹sen tanrının oğlusun!›› diye bağırıyorlardı.
y los espíritus inmundos, siempre que le veían, se postraban delante de él y gritaban diciendo: "¡tú eres el hijo de dios!
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
yüksek sesle bağırıyorlardı: ‹‹kurtarış, tahtta oturan tanrımıza ve kuzuya özgüdür!››
aclaman a gran voz diciendo: "¡la salvación pertenece a nuestro dios que está sentado sobre el trono, y al cordero!
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
Önden gidenler ve arkadan gelenler şöyle bağırıyorlardı: ‹‹hozana! rabbin adıyla gelene övgüler olsun!
los que iban delante y los que le seguían aclamaban: --¡hosanna! ¡bendito el que viene en el nombre del señor
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
onları bulamayınca, yason ile bazı kardeşleri kent yetkililerinin önüne sürüklediler. ‹‹dünyayı altüst eden o adamlar buraya da geldiler›› diye bağırıyorlardı.
como no los encontraron, arrastraron a jasón y a algunos hermanos ante los gobernadores de la ciudad, gritando: "¡estos que trastornan al mundo entero también han venido acá
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
Önden giden ve arkadan gelen kalabalıklar şöyle bağırıyorlardı: ‹‹davut oğluna hozana! rabbin adıyla gelene övgüler olsun, en yücelerde hozana!››
las multitudes que iban delante de él y las que le seguían aclamaban diciendo: --¡hosanna al hijo de david! ¡bendito el que viene en el nombre del señor! ¡hosanna en las alturas
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
böylece şehirde korku içinde (çevreyi) gözetleyerek sabahladı. derken, bir de baktı ki, dün kendisinden yardım isteyen (kişi, bugün de) kendisine yardım için bağırıyor.
a la mañana siguiente se encontraba en la ciudad, temeroso, cauto, y he aquí que el que la víspera había solicitado su auxilio le llamó a gritos.
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量: