来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
halk çıkıp onu toplar, değirmende öğütür ya da havanda döverdi. Çömlekte haşlayıp pide yaparlardı. tadı zeytinyağında pişirilmiş yiyeceklere benzerdi.
el pueblo se dispersaba para recogerlo, y lo molían en molinos de piedra o lo trituraban en morteros. lo cocinaban en ollas y hacían de ello tortas que tenían sabor de tortas cocidas con aceite
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak -ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu-
su ofrenda fue un plato de plata que pesaba 130 siclos y un tazón de plata de 70 siclos, según el siclo del santuario, ambos llenos de harina fina amasada con aceite para la ofrenda vegetal
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 11
质量: