来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
si hay entre vosotros veinte hombres tenaces, vencerán a doscientos.
eğer içinizde sabreden yirmi (kişi) bulunursa, iki yüz (kişiyi) mağlub edebilirler.
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
felipe le respondió: --doscientos denarios de pan no bastan, para que cada uno de ellos reciba un poco
filipus ona şu yanıtı verdi: ‹‹her birinin bir lokma yiyebilmesi için iki yüz dinarlık ekmek bile yetmez.››
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
los otros discípulos llegaron con la barca, arrastrando la red con los peces; porque no estaban lejos de tierra, sino como a doscientos codos
Öbür öğrenciler balık dolu ağı çekerek tekneyle geldiler. Çünkü karadan ancak iki yüz arşın kadar uzaktaydılar.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
si hay entre vosotros veinte hombres tenaces, vencerán a doscientos. y si cien, vencerán a mil infieles, pues éstos son gente que no comprende.
eğer sizden tam sabırlı yirmi kişi olursa, iki yüz kişiye galip gelir ve eğer siz müminlerden yüz kişi olursa, kâfirlerden bin kişiyi mağlup eder; çünkü o kâfirler gerçeği ve âkıbeti anlamayan bir güruhtur. {km, levililer 26,8}
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
Él les respondió y dijo: --dadles vosotros de comer. le dijeron: --¿que vayamos y compremos pan por doscientos denarios, y les demos de comer
İsa ise, ‹‹onlara siz yiyecek verin›› diye karşılık verdi. Öğrenciler İsaya, ‹‹gidip iki yüz dinarlık ekmek alıp onlara yedirelim mi yani?›› diye sordular.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量:
¡pero mi viña está delante de mí! las mil piezas sean para ti, oh salomón, y doscientas para los que guardan su fruto
İki yüz gümüş de ürününe bakan kiracıların.
最后更新: 2012-05-05
使用频率: 1
质量: