来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
perdelerin uzun kenarlarından artan kumaş çadırın yanlarından birer arşın sarkarak konutu örtecek.
la coudée d`une part, et la coudée d`autre part, qui seront de reste sur la longueur des tapis de la tente, retomberont sur les deux côtés du tabernacle, pour le couvrir.
Üzerinde küf bulunan yün ya da keten giysi, kumaş ya da her türlü deri eşya kâhin tarafından yakılacaktır. Çünkü önü alınamaz bir küftür ve yakılmalıdır.
il brûlera le vêtement, la chaîne ou la trame de laine ou de lin, l`objet quelconque de peau sur lequel se trouve la plaie, car c`est une lèpre invétérée: il sera brûlé au feu.
bizi dinleyenler arasında tiyatira kentinden lidya adında bir kadın vardı. mor kumaş ticareti yapan lidya, tanrıya tapan biriydi. pavlusun söylediklerine kulak vermesi için rab onun yüreğini açtı.
l`une d`elles, nommée lydie, marchande de pourpre, de la ville de thyatire, était une femme craignant dieu, et elle écoutait. le seigneur lui ouvrit le coeur, pour qu`elle fût attentive à ce que disait paul.