您搜索了: karşıladığı (土耳其语 - 爱沙尼亚语)

İsa henüz köye varmamıştı, hâlâ martanın kendisini karşıladığı yerdeydi.
sest jeesus ei olnud veel jõudnud alevisse, vaid oli veel seal paigas, kus marta teda oli kohanud.

Çünkü melkisedek İbrahimi karşıladığı zaman, levi hâlâ atasının bedenindeydi.
sest ta oli veel isa niudeis, kui melkisedek temale vastu tuli.

fahişe rahav casusları dostça karşıladığı için imanı sayesinde söz dinlemeyenlerle birlikte öldürülmedi.
usu läbi ei saanud hoor raahab hukka ühes sõnakuulmatutega, kui ta salakuulajad oli rahuga vastu võtnud.

tedavi gören esrar kullanıcılarının, bağımlılık veya zararlı uyuşturucu kullanımı için teşhis kriterlerini ne ölçüde karşıladığı önemli bir sorudur.
on oluline küsimus, mil määral vastavad ravile pöördunud kanepitarbijad kas siis sõltuvuse või ohtliku uimastitarbimise diagnostilistele kriteeriumitele.

başkan blanco, aday ülkelerin talepleriolumlu karşıladıklarını ve şimdiden pozitifgelişmelerin olduğunu vurgularken, hükümetlerin, kamuoyunun ve çevre gruplarınınsöylediklerini biraz daha ciddiye almaya başladıklarını, belirtmiştir
“kandidaatriikide reaktsioon neile nõueteleoli väga hea. arvan, et positiivsed muutusedon juba ilmnenud ning valitsused arvestavadveidi rohkem avalikkuse ja keskkonnagruppide seisukohtadega,” arvab blanco.