您搜索了: ilkeli (土耳其语 - 英语)

bu durumda sırbistan'ın ilkeli görüşleri itibarını yitirir.
in that case, serbia's principled positions would be discredited.

gül, "bugün buna yarın başkasına olur, ilkeli davranılmalı." dedi.
"today it happens to them, tomorrow to others, [everybody] should act with moral principles," he said.

bütün bunlar uluslararası toplum ve elbette en önemlisi bosnalılar tarafından inanılmaz, ilkeli bir çaba ile gerçekleştirildi.
this has been done by an incredible, principled effort by the international community, and, of course, above all, by bosnians themselves.

kosova parlamentosunun sırp milletvekilillerinden rada traykoviç setimes'a, merkel'in tutumunun ilkeli olduğunu söyledi.
serbian mp in the kosovo parliament rada trajkovic told setimes merkel's position is principled.

* 2000 yılında "doğu timor halkının bağımsızlığı için cesur ve ilkeli bir lideri" olduğu için "sydney barış Ödülü" verildi.
in 2000, he was awarded the sydney peace prize for being "courageous and principled leader for the independence of the east timorese people".

İlkel
primitive