来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
kerpiçten, gündüzün sıcağında görece serin kalacak barınaklarında, en yakın aile üyeleriyle sınırlandırılmış olarak yaşamaktaydılar.
their dwellings were restricted to immediate family members, and were constructed of mud-brick designed to remain cool in the heat of the day.
brezilya, guatemala, kosta rika, meksika ve peru’da avlanma yalnızca sorun çıkaran hayvanlarla sınırlandırılmış iken bolivya’da jaguar avı hâlâ serbesttir.
hunting of jaguars is restricted to "problem animals" in brazil, costa rica, guatemala, mexico and peru, while trophy hunting is still permitted in bolivia.
evet öyle söyleniyor, ama çok özel bir durum için: savaşın ekseriyetle yasak olduğu kutsal şehir mekke'nin beklenen fethi için. ve öldürme izni çeşitli niteliklerle sınırlandırılmış bir şekilde geliyor.
yes, it does say that, but in a very specific context: the anticipated conquest of the sanctuary city of mecca where fighting was usually forbidden, and the permission comes hedged about with qualifiers.
bu modlardan bazıları sınırlandırılmışlar ve bunların neden sınırlandırıldıkları açıkça anlaşılmıyorken diğer bazılarında da ekstra olanaklara yer verilmiş.
some modes are restricted and it is not always clear why, and at other settings there are extra possibilities available.