来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
und mose gebot dem volk desselben tages und sprach:
o gün musa halka şöyle dedi:
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
und der herr redete mit mose desselben tages und sprach:
rab aynı gün musaya şöyle seslendi:
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
also starb der prophet hananja desselben jahres im siebenten monat.
peygamber hananya o yılın yedinci ayında öldü.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
und sie gaben ihnen hebron im lande juda und desselben vorstädte umher.
yahuda topraklarındaki hevronla çevresindeki otlaklar onlara verildi.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
und am fünfzehnten tage desselben monats ist fest. sieben tage soll man ungesäuertes brot essen.
on beşinci gün bayram olacaktır; yedi gün mayasız ekmek yiyeceksiniz.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
auf daß wir durch desselben gnade gerecht und erben seien des ewigen lebens nach der hoffnung.
Öyle ki, onun lütfuyla aklanmış olarak umut içinde sonsuz yaşamın mirasçıları olalım.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
da aber die fünf fürsten der philister zugesehen hatten, zogen sie wiederum gen ekron desselben tages.
filistlilerin beş beyi olup bitenleri gördükten sonra aynı gün ekrona döndüler.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
also machte josua desselben tages einen bund mit dem volk und legte ihnen gesetze und rechte vor zu sichem.
yeşu o gün Şekemde halk adına bir antlaşma yaptı. onlar için kurallar ve ilkeler belirledi.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
mittels intelligenter stromnetze können sich die elektrizitätsverbraucher besser über ihr konsumverhalten informieren und sich aktiv um eine veränderung desselben bemühen.
akıllı elektrik şebekeleri, elektrik tüketicilerinin kendi tüketim davranışları hakkında daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlar ve onlara enerji tüketim davranışlarını değiştirmek için aktif rol oynama olanağı sunar.
最后更新: 2014-02-06
使用频率: 1
质量:
alle drei jahre sollst du aussondern den zehnten deines ertrages desselben jahrs und sollst's lassen in deinem tor.
her üç yılın sonunda, o yılın ürününün bütün ondalığını getirip kentlerinizde toplayın.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
da lief einer von benjamin aus dem heer und kam gen silo desselben tages und hatte seine kleider zerrissen und hatte erde auf sein haupt gestreut.
benyaminli bir adam savaş alanından koşarak aynı gün Şiloya ulaştı. giysileri yırtılmış, başı toz toprak içindeydi.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
einer aber unter ihnen, kaiphas, der desselben jahres hoherpriester war, sprach zu ihnen: ihr wisset nichts,
İçlerinden biri, o yıl başkâhin olan kayafa, ‹‹hiçbir şey bilmiyorsunuz›› dedi.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
da waren etliche männer unrein geworden an einem toten menschen, daß sie nicht konnten passah halten des tages. die traten vor mose und aaron desselben tages
ancak, ölüye dokunduklarından kirli sayılan bazı kişiler o gün fısıh kurbanını kesemediler. aynı gün musayla haruna gelip
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
"gott spart desselben unglück auf seine kinder". er vergelte es ihm selbst, daß er's innewerde.
kendilerine çektirsin de bilsinler nasıl olduğunu.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
zu den mitgliedern des rektorenrats gehören die rektoren aller staatlich akkreditierten hochschulen, der minister für bildung und wissenschaft und der direktor der abteilung für hochschulbildung und wissenschaft desselben ministeriums izglītības un zinātnes ministrija.
konsey üyeleri arasýnda, bütün devlet akredite kurumlarýnýn rektörleri, eðitim ve bilim bakaný ve yüksek öðrenim ve ?
最后更新: 2014-02-06
使用频率: 1
质量:
(solches aber redete er nicht von sich selbst, sondern weil er desselben jahres hoherpriester war, weissagte er. denn jesus sollte sterben für das volk;
bunu kendiliğinden söylemiyordu. o yılın başkâhini olarak İsanın, ulusun uğruna, ve yalnız ulusun uğruna değil, tanrının dağılmış çocuklarını toplayıp birleştirmek için de öleceğine ilişkin peygamberlikte bulunuyordu.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
30:8 und der mann hört es, und schweigt desselben tages, wenn er's hört, so gilt ihr gelübde und verbündnis, das sie auf ihre seele genommen hat.
kocası da bunu duyar ve aynı gün ona karşı çıkmazsa, adadığı adaklar ve kendini altına soktuğu yükümlülük geçerli sayılacak.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
am abend aber desselben ersten tages der woche, da die jünger versammelt und die türen verschlossen waren aus furcht vor den juden, kam jesus und trat mitten ein und spricht zu ihnen: friede sei mit euch!
haftanın o ilk günü akşam olunca, öğrencilerin yahudi yetkililerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken İsa geldi, ortalarında durup, ‹‹size esenlik olsun!›› dedi.
最后更新: 2012-05-04
使用频率: 1
质量:
(1)dieser unterabschnitt und die aufgrund desselben erlassenen maßnahmenbeeinträchtigen nicht die anwendbarkeit der rechts- und verwaltungsvorschriften der mitgliedstaaten, die eine sonderregelung für ausländer vorsehen und aus gründen deröffentlichen ordnung, sicherheit oder gesundheit gerechtfertigt sind.
madde iii-45, aşağıdakileri gerçekleştirmek için, Üye devletlerin haklarını ihlal etmez: a)ikamet yerlerine veya sermayelerini yatırdıklarıyere göre aynıdurumdabulunmayan vergi mükellefleri arasında ayrım yapmak için, ulusal vergiyasalarının ilgili hükümlerinin uygulanması;b)özellikle vergilendirme ve mali kurumların tedbirli bir biçimde denetlenmesi alanında, yasalarda veya tüzükte belirtilen ulusal hükümlerin ihlallerinin önlenmesi amacıyla gereken tüm adımların atılması; idari veyaistatistik bilgi amacıyla sermaye dolaşımının beyan edilmesi için prosedürlerin belirtilmesi; kamu düzeni veya kamu güvenliği gerekçesinesahip önlemlerin alınması.
最后更新: 2014-02-06
使用频率: 1
质量: