来自专业的译者、企业、网页和免费的翻译库。
but samson's wife was given to his companion, whom he had used as his friend.
Şimşon'un karısı ise Şimşon'a eşlik eden sağdıca verildi.
最后更新: 2012-05-06
使用频率: 1
质量:
when both of them were in the cave, he said to his companion: "do not grieve, for god is with us."
hani ikisi mağarada iken, arkadaşına, "Üzülme, allah bizimle beraberdir," diyordu...
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
and he possessed much wealth; so he said to his companion, while he disputed with him: i have greater wealth than you, and am mightier in followers.
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
he had abundant fruits, so he said to his companion, as he conversed with him: ‘i have more wealth than you, and am stronger with respect to numbers.’
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
and he had fruit, so he said to his companion while he was conversing with him, "i am greater than you in wealth and mightier in [numbers of] men."
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
and he had fruit; he therefore said to his companion – and he used to debate with him – “i exceed you in wealth, and am more powerful in respect of men.”
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
if you will not aid him, allah certainly aided him when those who disbelieved expelled him, he being the second of the two, when they were both in the cave, when he said to his companion: grieve not, surely allah is with us.
eğer siz o(hak elçisi)ne yardım etmezseniz, iyi bilin ki, allah ona yardım etmişti: hani yalnız iki kişiden biri olduğu halde, inkar edenler kendisini (mekke'den) çıkardıkları sırada ikisi mağarada iken arkadaşına "Üzülme, allah bizimle beraberdir!"diyordu.
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
and he had property (or fruit) and he said to his companion, in the course of mutual talk: i am more than you in wealth and stronger in respect of men." [see tafsir qurtubi, vol.
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
when both of them were in the cave, he said to his companion: "do not grieve, for god is with us." then god sent divine peace on him, and invisible armies for his help, and made the unbelievers' purpose abject.
arkadaşına (ebu bekir'e) "Üzülme, allah bizimledir" diyordu; allah da ona güven vermiş, görmediğiniz askerlerle onu desteklemiş, inkar edenlerin sözünü alçaltmıştı.
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
(abundant) was the produce this man had: he said to his companion, in the course of a mutual argument: "more wealth have i than you, and more honour and power in (my following of) men."
(İkisinden) birinin başka ürün (veren yer)leri de vardı. böylelikle onunla konuşurken arkadaşına dedi ki: “ben, mal bakımından senden daha zenginim, insan sayısı bakımından da daha güçlüyüm.”
最后更新: 2014-07-03
使用频率: 1
质量:
警告:包含不可见的HTML格式
一些相关性较低的人工翻译已被隐藏。
显示低相关性结果。