Sie suchten nach: define the footing (Englisch - Türkisch)

define the saving location.
kaydetme konumunu belirle. file as in file on hard drive

the documents we define the processes
süreçleri tanımladığımız dokümanlar

how would you define the force?
gücü nasıl tanımlıyorsunuz?

define the location of zlib install directory.
bu fonksiyonlar size bilinen tamsayılar ve gerçel sayılar dışında kalan sayılarla çalışma olanağı tanır.

define the print range in the current sheet
geçerli sayfa için yazdırma aralığını tanımla

you can define the working path of the exporting process.
dışa aktarma sürecinin çalışma yolunu tanımlayabilirsiniz.

sometimes these equations are used to define the mass flow rate.
bu denklemler bazen kütle akış hızını ifade etmek için kullanılır.

there are multiple ways to define the concept of "species.
tür kavramını tanımlarken birden çok yol vardır.

it is the ability to discover or define the presence of danger.
tehlikenin varlığını ya da olduğunu keşfetme ya da tanımlayabilme yetisidir.

define the length a word should have before the completion list is displayed.
otomatik tamamlama listesi açılır menüsünü öntanımlı olarak etkinleştirir. açılır menü, araçlar menüsünde görünüm üzerinden etkisizleştirilebilir.

to define the procedure to be implemented during the retirement of computerized systems.
bilgisayarlı sistemlerin emekliye ayrılması sırasında uygulanacak prosedürü tanımlamak.

the following tables define the probability categories and categories for evaluation of risk consequences.
aşağıdaki tablolar, olasılık kategorileri ve risk sonuçlarının değerlendirilmesine yönelik kategorileri tanımlamaktadır.

planck particles are sometimes used as an exercise to define the planck mass and planck length.
planck kütlesi ve planck uzunluğunu tanımlamak için bazen planck parçacıkları ifadesi kullanılır.

with this line edit you define the name of a sub-phrasebook or the contents of a phrase.
bu satır düzenleyici ile bir alt- sözkitabının adını veya içeriğini belirtebilirsiniz.

there is a second way to define the gabriel-roiter measure which may be more intuitive.
gabriel roiter ölçüsünü tanımlamak için daha sezgisel olabilen ikinci bir yol vardır.

it still needs to legally define the status of the brcko district to complete the brcko final award.
Ülkenin brcko İlçesinin statüsünü hukuki açıdan tanımlayıp brcko nihai Ödülünü tamamlaması gerekiyor.

to complement the definition, some authors define the reciprocal::formula_2see velocity addition formula.
tanımı tamamlamak için, bazı yazarlar karşılıklı tanımlar::formula_2bakınız hız ekleme formülü.

“curvature change survey” shall be carried out to define the precise correct position of the line alignment.
"eğrilik değiştirme etüdü”, hat hizalamasının kesin ve doğru konumunu tanımlamak için gerçekleştirilecektir.

3.the framework programme shall be implemented through specific programmes developed within each activity. each specific programme shall define the
konsey, komisyon’un bir teklifi üzerine, madde iii-165’i ihlaletmeksizin ve avrupa parlamentosu’na danışıldıktan sonra hareket eder.

when sufficiently hardened, the footing can be moved, forms are removed and the precast caisson footings are moored prior to taking water into the dry dock.
yeterince sertleştiğinde temel ayağı hareket ettirilebilir, kalıplar kaldırılır ve prekast sandık temel ayakları, suyu kuru havuza almadan öncede demirlenir.