Sie suchten nach: don’t ride near of fishermen (Englisch - Türkisch)

an orphan near of kin,
yakınlığı olan bir yetimi,

to an orphan near of kin
yakınlığı olan bir yetimi,

you don’t ride in cars, you don’t talk -- you’re going to have to do those things."
arabalara binmezsin, konuşmazsın, bu şeyleri yapmak zorunda kalacaksın."

so give his due to the near of kin, and to the needy, and to the wayfarer.
akrabaya, yoksula, yolcuya (zekat ve sadakadan) hakkını ver.

and to everyone we have appointed rightful heirs to what the parents and near of kin might leave behind.
(erkek ve kadından) her biri için, ana, baba ve akrabanın bıraktığından (hisselerini alacak olan) varisler kıldık.

and the true promise (day of resurrection) shall draw near (of fulfillment).
gerçek va'd (yani kıyamet) yaklaşmış olur.

and give to the near of kin his due and (to) the needy and the wayfarer, and do not squander wastefully.
akrabalara haklarını ver. İhtiyaç sahiplerine ve yolcuya da...