Sie suchten nach: globalized (Englisch - Türkisch)

Menschliche Beiträge

Von professionellen Übersetzern, Unternehmen, Websites und kostenlos verfügbaren Übersetzungsdatenbanken.

Übersetzung hinzufügen

Englisch

Türkisch

Info

Englisch

globalized

Türkisch

küreselleşme

Letzte Aktualisierung: 2013-04-10
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

we globalized the world. and what does that mean?

Türkisch

dünyayı küreselleştirdik. peki, ne demek bu?

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

and it's a kind of microcosm of the globalized world.

Türkisch

ve küreselleşmiş dünyanın küçük bir dünya örneği.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

and that question is whether in this modern, globalized world we can really afford to have all these different languages.

Türkisch

ve bu soru eğer bu modern, küreselleşmiş dünya içinse bütün bu farklı dillere sahip olmaya tahammül edebiliriz.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

because those who aspire to democratic culture are in power, or have societies that are leading globalized, powerful societies, powerful countries.

Türkisch

Çünkü demokrasi kültürü heveslileri güç içindeler, veya küreselleşmiş güçlü toplumlara güçlü ülkelere liderlik yapıyorlar.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

currently, biodiversity is vanishing at an alarming rate mainly because of how we misuse nature to sustain production, consumption and trade in the globalized economy we live in.

Türkisch

Şu anda, en başta içinde yaşadığımız küreselleşmiş ekonomide üretimi, tüketimi ve ticareti sürdürmek için doğayı istismar etmemiz yüzünden biyolojik çeşitlilik kaybolmaktadır.

Letzte Aktualisierung: 2014-02-06
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

so a plague outbreak in surat, india becomes not an obscure event, but a globalized event -- a globalized concern that has changed the risk equation.

Türkisch

yani hindistan'ın surat bölgesindeki bir salgın artık ücra bir olay değil, küresel bir mesele haline geliyor. öyle ki, risk dengelerini tümüyle değiştiriyor.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

but all my work for many years was focused around the idea that sustainability means basically looking at the globalized economic growth model, and moderating what comes in at one end, and moderating the outputs at the other end.

Türkisch

fakat yıllarca çalışmam küreselleşmiş büyüme modeline bakarak, bir taraftan gelenlerle diğer taraftan çıkanları hesaplamak üzerine kurulmuş olan sürdürülebilirlik fikrine odaklanıyordu.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

ironically, [living in] communities of the like-minded is one of the greatest dangers of today's globalized world.

Türkisch

İronik olan, benzer fikirleri paylaşan cemaatlerde yaşama eğilimi günümüzün globalleşen dünyasındaki en büyük tehlikelerden biridir.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

our dream is very simple: to send each of these kids, get them prepared to be educated but also to live peacefully, contented in this conflict-ridden chaotic globalized world.

Türkisch

bizim rüyamız oldukça basit, bu çocukların herbirini hayata hazırlamak, onların eğitimli birer birey olmalarını sağlamak ve aynı zamanda barış içinde yaşayabilecekleri, ve çatışmalar içeren bu yarışta karmaşık bu global dünyada bunu gerçekleştirebilmek.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

and this is the drama of this world which many call globalized, is that asia, arabic countries, latin america, are much more ahead in being healthy, educated, having human resources than they are economically.

Türkisch

ve birçok kişinin küreselleştiğini ilan ettiği dünyanın tiyatrosudur, asya, arap ülkeleri, latin amerika, sağlıklı olmada, eğitilmişlikte, insan kaynaklarına sahip olmada, ekonomik olarak sahip olduklarından çok daha ileridedir.

Letzte Aktualisierung: 2015-10-13
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Englisch

=== post-liberalism ===one version of post-liberal theory argues that within the modern, globalized world, states in fact are driven to cooperate in order to ensure security and sovereign interests.

Türkisch

=== post-liberalizm ===post-liberal teorinin bir versiyonu, modern, globalleşmiş dünyada devletlerin güvenliklerini sağlamak ve egemenlik çıkarlarını korumak adına işbirliği yapmaya sürüklendiklerini ileri sürer.

Letzte Aktualisierung: 2016-03-03
Nutzungshäufigkeit: 1
Qualität:

Referenz: Wikipedia

Eine bessere Übersetzung mit
7,761,961,349 menschlichen Beiträgen

Benutzer bitten jetzt um Hilfe:



Wir verwenden Cookies zur Verbesserung Ihrer Erfahrung. Wenn Sie den Besuch dieser Website fortsetzen, erklären Sie sich mit der Verwendung von Cookies einverstanden. Erfahren Sie mehr. OK