Sie suchten nach: is there a vacant r (Englisch - Türkisch)

is there a vacant seat?
boş bir koltuk var mı?

is there a turk
turk varmi

is there a turk?
turk var mi

is there a hospital
var mı hastane

is there a problem?
sorun var mı?

he was standing there with a vacant look.
boş bir bakışla orada duruyordu.

is there a god with allah?
allah ile beraber başka bir tanrı mı var?

is there a danger of instability?
İstikrarsızlık tehlikesi söz konusu mu?

is there a & kde; mailing list?
bir & kde; posta listesi var mı?

"is there a sense of wonder?"
hayret veriyor mu?

is there a subway station around?
burada etrafta bir metro istasyonu var mı?

is there a japanese-speaking stewardess?
japonca konuşan bir hostes var mı?

there is, there's a third alternative.
Üçüncü bir alternatif mevcut.

she parked her car in a vacant lot.
o, boş bir arazide arabasını park etti.