Sie suchten nach: we didn't have much fun (Englisch - Türkisch)

we didn't have much fun.
biz çok fazla eğlenmedik.

we didn't have much trouble.
bizim çok fazla sorunumuz yoktu.

we don't have much.
Çok şeye sahip değiliz.

we will have much fun.
biz çok eğleneceğiz.

we didn't have much rain last month.
geçen ay çok yağmur yoktu.

she didn't have much money.
onun çok parası yoktu.

so we don't have much time."
bu yüzden fazla zamanımız yok."

tom didn't have much food to eat.
tom'un yiyecek çok fazla yemeği yoktu.

"we didn't have any problems here.
raşit, "burada hiç sorun yaşamadık.

tom didn't have much time for studying.
tom'un çalışmak için fazla zamanı yoktu.

and we didn't have the evidence for that.
ve bunun için kanıtımız yoktu.

we don't have much time. let's hurry.
fazla zamanımız yok, acele edelim.

and we didn't have money for the flight.
bilet alacak paramız yoktu.

and i don't have much time.
ve çok vaktimiz yok.

you should be glad you didn't go with us last night. we didn't have much fun.
dün gece bizimle gitmediğine memnun olmalısın. biz hiç eğlenmedik.

i wish we didn't have to do this any longer.
keşke bunu artık yapmak zorunda olmasak.

he doesn't have much money.
onun çok parası yoktur.

last year we didn't have one qatari woman filmmaker.
geçen yıl bir katar'lı film yapımcısı kadına sahip değildik.

''we didn't have much food, but we shared with people who had nothing.
vitezli ev hanımı munira kurbasiç setimes'a şunları söylüyor: "fazla yiyeceğimiz yoktu, ama hiçbir şeyleri olmayan insanlarla paylaşırdık.

i don't have much desire for wealth.
zenginlik için fazla arzum yok.