Sie suchten nach: you can (Englisch - Türkisch)

you can
edebilirsin

yes you can
bilgi alabilirmiyim

you can come.
gelebilirsin.

yes you can!
evet, bu mümkün!

yes, you can!
yapabilirsiniz!

you can complete
tamamlayabilirsiniz

come if you can.
gel gelebilirsen.

only you can heal you
केवल आप ही आपको ठीक कर सकते हैं

you can believe him.
ona güvenebilirsin.

ok, you can go back.
tamam, geri gidebilirsin.

find me when you can."
yazan mektuplar bırakıyor.

so you can her ready
hazırlanasin

you can burst bubbles.
balonları patlatabilirsiniz.

you, you can teach it.
sizler, sizler bunu öğretebilirsiniz.

"you can exchange groups.
"grupları değiştirebilirsiniz.

you can type, can't you?
daktilo ile yazabilirsin, değil mi?

"yes, you can clear cut ..."
evet, yapabilir...

you can do bigger things.
daha büyük şeyler yapabilirsiniz.

you can respond. up, right?
yukarıda diye cevap verebilirsiniz.

which you can completely ignore.
tamamen görmezden gelebileceğiniz şeyler.