Sie suchten nach: derecede (Türkisch - Englisch)

aynı derecede trajik.
this is equally tragic.

aşırı derecede pahalı.
it's awfully expensive.

sunucuda orta derecede güvenlik
medium security on server

eğitim iyi derecede anlaşılmıştır.
training is understood very well.

aşırı derecede uykusuz kalıyoruz.
sleep deprivation is extreme.

hayır, inanılmaz derecede isabetliydi.
oh no, they were brilliantly accurate.

paddy ashdown: hayati derecede önemli.
paddy ashdown: it is crucial.

Şaşırtıcı derecede şanslıydım, şaşırtıcı derecede şanslıydık.
i've been astonishingly lucky, we've been astonishingly lucky.

ikinci dereceden bezier eğrisi
quadratic bezier curve