Results for ubojstava translation from Croatian to Turkish

istrage političkih ubojstava na kosovu
kosova siyasi cinayetleri soruşturmaya hazırlanıyor

milošević optužen za naredbe političkih ubojstava
miloseviç, siyasi cinayete azmettirmekten zan altında

dobro je i da nema politički motiviranih ubojstava.
artık siyasi cinayet işlenmemesi de iyi bir şey.

proteklih mjeseci porastao je broj ubojstava vođa mafijaških klanova.
en tepedeki "büyük başların" cinayetlerinde son aylarda daha da artış görülüyor.

"više nismo svjedoci neriješenih političkih ubojstava ili mučenja.
yeğin, "İşkenceden bahsetmek mümkün değil, faili meçhullerin üzerine giden bir türkiye var.

postoji još mnogo ubojstava žena koja nisu privukla medijsku pozornost".
medyanın ilgisini çekmeyen daha pek çok kadın cinayeti var."

isti mafijaši osumnjičeni su za još tri slučaja ubojstava u sarajevu i mostaru.
aynı gangsterler saraybosna ve mostar'da işlenen üç diğer cinayetten de zan altında bulunuyor.

petorka je optužena kao posljedica video snimke ubojstava koja se pojavila prošlog lipnja.
beşli, geçen haziran ayında ortaya çıkan ve cinayet görüntülerinin yer aldığı bir video kaset sonrasında suçlanmıştı.

hrvatski sud osudio bivšeg člana paravojne postrojbe na zatvorsku kaznu zbog ubojstava u srebrenici
hırvat mahkemesi eski milis üyesini srebrenica cinayetlerinden mahkum etti

ilievo je ubojstvo posljednje u nizu od oko 60 krvavih naručenih ubojstava u protekle četiri godine.
iliev cinayeti, son dört yılda gerçekleşen 60 kanlı hesaplaşmanın sonuncusu oldu.

političke stranke uzajamno se optužuju za orkestriranje ubojstava suparnika, što potiče pozive na istragu.
muhaliflere yönelik olarak düzenlenen suikastler konusunda birbirlerini suçlayan siyasi partiler, olayların soruşturulmasını istiyor.

"obojica razumijemo što znači kada su naši sugrađani žrtve nemilosrdnih ubojstava koje su počinili teroristi.
bush, "her ikimiz de yurttaşlarımızın acımasız teröristlerce öldürülmesinin ne demek olduğunu biliyoruz.

hrvatska je poduzela niz mjera za borbu protiv organiziranog kriminala, nakon nedavnih ubojstava nekoliko poznatih osoba.
hırvatistan, çok sayıda önemli ismin yakın tarhte öldürülmesi üzerine organize suça darbe indirme amaçlı bir dizi tedbir aldı.

zapovjedniku teritorijalne obrane vukovara miroljubu vujoviću i njegovu zamjeniku stanku vujanoviću izrečene su maksimalne zatvorske kazne za organiziranje ubojstava.
vukovar bölge savunma komutanı miroljub vujoviç ve yardımcısı stanko vujanoviç cinayetleri tezgahlamak suçundan en ağır cezaları aldılar.

na jugoistoku, u kojem prevladavaju kurdi, dogodile su se desetine ubojstava radi časti. [reuters]
kürt nüfusun ağırlıkta olduğu güneydoğuda çok sayıda namus cinayeti yaşanıyor. [reuters]

kao bivša voditeljica parlamentarnog odbora za istragu ubojstava zbog časti, namjerava istražiti zašto je država u prošlosti bila neuspješna u sprečavanju tih pogibija.
meclis bünyesindeki namus cinayetleri araştırma komitesi’nin eski başkanı olan Şahin, devletin niçin geçmişte bu ölümleri engelleyemediğini araştırmak istiyor.

alston je ukazao na relativno nisku stopu ubojstava u albaniji i pozdravio napore vlade u borbi protiv organiziranog kriminala, nasilja u obitelji i i krvnih osveta.
görüşmede alston, arnavutluk'taki nispeten düşük suç oranlarına işaret ederek hükümetin organize suç, ev içi şiddet ve kan davalarıyla mücadele çabalarını memnuniyetle karşıladı.

među njima su unutarnji i vanjski sukobi, poštivanje ljudskih prava, broj ubojstava i osoba u zatvoru, trgovina oružjem, i stupnjevi demokracije.
bunlar arasında iç ve dış ihtilaflar, insan haklarına saygı, cinayet ve hapisteki insan sayısı, silah ticareti ve demokrasi derecesi yer alıyor.

"s druge strane, ukoliko to znači da više neće biti nasilja i ubojstava na kosovu, tada sve izgleda lakše", dodaje.
kostiç, "Öte yandan, bu kosova'da artık şiddet ve cinayet olmayacağı anlamına geliyorsa, her şey daha kolay görünüyor." diye de ekliyor.

bivši premijer kosova ramush haradinaj sučeljava se s 37 točaka optužnice, zajedno s još dvojicom bivših zapovjednika oslobodilačke vojske kosova, zbog progona, zlostavljanja, ubojstava i silovanja.
eski kosova başbakanı ramuş haradinay, kendisiyle birlikte iki diğer kosova kurtuluş ordusu komutanını zulüm, kötü muamele, cinayet ve tecavüzle suçlayan 37 kalemlik savaş suçu iddianamesiyle karşı karşıya bulunuyor.