Results for curved translation from English to Turkish

curved
eğri

curved shape
eğri

curved up arrow
yukarı bükülü ok

total dp (curved) =
toplam dp (kavisli) =

curved concrete bridge
eğri beton köprüsü

and the lines look curved.
doğrular bükülmüş görünüyor.

the bill is thick and curved.
gsgaları kalın ve eğridir.

curved cable-stayed bridge
eğri kablolu köprü

geometric - curved eight point star
geometrik - bükülmüş sekiz noktalı yıldızstencils

. architectural structure with concrete curved arches
. mimari yapının eğri beton kemerleri

curved cable-stayed bridge, adelboden,
eğri kablolu köprü, adelboden,

"you will see therein nothing crooked or curved."
"orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek."

"solving quantum field theories via curved spacetimes".
"solving quantum field theories via curved spacetimes".

a curved mirror is a mirror with a curved reflecting surface.
Çukur ayna üzerine gelen ışınları belli bir noktada toplayan ayna.

"nothing crooked or curved wilt thou see in their place."
"orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek."

what do we mean to talk about a straight line on a curved surface?
eğri bir yüzey üzerinde düz bir çizgi derken neyi kastediyoruz?

it lies in the spaces between the curved wall of the cavea and the colonnade.
fıskıye, cavea'nın eğri duvarları ile sütun sırası arasındadır.

orbit is the gravitationally curved path of one object around a point or another body.
orbit is the gravitationally curved path of one object around a point or another body.

thinking, how can that be? you're cheating. the lines are curved.
"nasıl olur?", diye düşündüler. hile yapıyorsun. doğrular yamuk.

the face and head are dull red and unfeathered, and the long, curved bill and the legs are red.
== Özellikleri ve davranışları ==tüysüz kırmızı bir yüz ve kafa ile uzun kıvrık kırmızı bir gagaya sahiptir.